30 Eylül 2011 Cuma

Kanada Sağlık Sistemi



1- Mevcut Durum
Kanada sağlık harcamalarının devlet tarafından ödendiği bir ülkedir. Sağlık kapsamında verilen hizmetler Kanada Sağlık Yasası (Canada Health Act) uyarınca özel kurumlar tarafından ücretsiz olarak halka sağlanmaktadır. Sağlık alanında yapılan tüm harcamalar devletin bütçesinde yer alır. Tüm eyaletlerde durum böyle iken British Columbia’da dar gelirlililer hariç tüm vatandaşlar sağlık harcamasina aylik bir katkida bulunmak zorundadir.

Her eyalet kendi içindeki sağlık sistemini uygulamakla mükelleftir. Eyaletler vatandaşlara bir sağlık kartı (health card) verirler. Bu kart ile eyalet içinde her vatandaş eşit tedavi ve bakım görmektedir. Eyaletlerce verilen sağlık kapsamları içinde bazı sağlık bakım ve tedavi masrafları hariç tutulmuştur. Eyaletlere göre de farklılık göstermekle birlikte diş bakımı, estetik olan cerrahi müdahaleler ve göz gibi bazı harcamalar temel sağlık kapsamında sayılmamaktadır. Hatta bazen kişiye özel hastane odası gibi taleplerde (özellikle yeni doğan ünitelerinde) ek katkı payına tabiidir.

İlaçlar yaşlılar ve dar gelirli vatandaşlar için devlet (eyalet hükümeti) tarafından ödenir. Çalışanların temel ilaç kapsamları ilaç sigortası kapsamında değerlendirilir. İlaç ücretleri federal hükümet tarafından ilaç şirketleri ile müzakere yoluyla belirlenir.

Herkesin bir aile doktoru vardır. Aile doktorlarını insanlar özgürce seçebilirler. Aile doktorları her gördüğü hasta için devletten ücret alırlar. Aldıkları ücretler her yıl eyalet hükümetleriyle eyaletteki doktorlar odası arasındaki görüşmelerle saptanır. Hasta eğer uzman bir doktor görmek isterse kendi aile doktorunun havalesi ile bunu gerçekleştirebilir. Erken teşhis ve önleyici sağlık faktörü önemli olduğundan yıllık çekup yaptırılması tavsiye edilir.

2- Tarihçe
18. yüzyılda hastaneler fakirlerin bakıldığı yerlerdi. Katolik ve Protestan kiliseler ve çeşitli sivil toplum kuruluşları belediyelerin yönetiminde belediye sorumluluk alanlarında bulunan yerlerde hastalara ve yaşlılara ücretsiz olarak baktı.

1820’lerde üniversitelerde tıp bölümleri açıldı. 1892 yılında Dr. William Osler tarafından yazılan Doktorluğun Prensipleri ve Uygulanması (The Principles and Practice of Medicine) adlı eser tıp alanının çerçevesini çizdi. Sonraki yıllarda tıp alanında uygulamada ve özellikle hijyen konusunda gelişmeler yaşandı.

Bugün Kanada genelinde herkes için ücretsiz sağlık hizmetlerinin verilmesinin hikayesi 1946’da Tommy Douglas’ın Saskatchewan Eyaletinde Saskatchewan Hastane Sigortası Yasası’nı (Saskatchewan Hospitalization Act) geçirmesi ile başlar. Bu yasa halkın büyük bir kısmı için ücretsiz sağlık bakımını garanti ediyordu. Douglas sağlık bakımının tüm eyalete yayılmasını ummuştu ama eyaletin yeteri kadar parası yoktu.

1950’de Alberta’da benzer bir yasanın geçmesi ve 1957’de Federal hükümetin Hastane Sigortası ve Teşhis Hizmetleri Yasası’nı (Hospital Insurance and Diagnostic Services Act) (HIDS Yasası) geçirmesi sağlıkta yaşanan diğer gelişmelerdi. Nihayet 1961’de on eyalet HIDS yasası programını uygulamak için anlaştılar. HIDS yasası bugünkü Kanada içinde herkese ücretsiz sağlık hizmetleri sunulmasının temelini oluşturur.

Saskatchewan sağlık programının başarısı federal hükümetin başındaki Lester B. Pearson’u sağlık kapsamı konusunda yeni bir yasa hazırlamaya itti. 1966’da Tıbbi Bakım Yasası (Medical Care Act) meclisten geçti ve bunu sağlıkta hastalardan istenen ek ücretleri ve doktorların ekstra fatura kesmelerini önleyen ve 1984 yılında kanun haline gelen Kanada Sağlık Yasası (Canada Health Act) takip etti. 1999’da da tüm eyalet başkanları herkes için geçerli olacak ücretsiz ve eşit sağlık hizmeti verilmesini kararlaştırdılar.

Kasım 2004’de Kanadalılar sağlık alanında bir çığır açan Tommy Douglas’ı Kanada’daki “sağlık bakımının babası” diye en iyi Kanadalı olarak seçmişlerdir.

3- Kamuoyu Düşüncesi ve İstatistikler
Kanadalılar sağlık hizmetlerinin özel sektörlerden ziyade devletçe adil ve ücretsiz olarak verilmesinde ısrarlı. 2009 yılında Nanos Araştırma’nın yaptığı anketlere göre Kanada’lıların % 86.2’si sağlık sisteminin daha güçlü hale getirilmesinde ve sorunların çözümünde devlet desteğini ve hizmetini arzu ediyorlar.

Harris/Decima tarafından 2009’da yapılan bir diğer araştırmaya göre Kanadalıların %82’si ülkedeki sağlık sistemini ABD’deki sağlık sistemine tercih ettiklerini belirtmişlerdir. Ayrıca 2008’deki Strategic Counsel’in yaptığı benzeri bir araştırmada Kanada halkının % 70’nin Kanada sağlık sisteminin çok iyi işlediğinde hem fikir olduklarını teyit etmiştir.

Ekonomik verilerine baktığımızda Kanada sağlık bakımı ülkenin bütçesinde önemli bir gider kalemi olarak karşımıza çıkıyor. 2009 yılında devlet tüm Kanada’lıların sağlık harcamalarının % 70’ini karşıladı. Bunun içinde tüm hastane ziyaretleri ve doktor vizite ücretleri dahil olurken diş ve ilaç giderleri çoğunlukla hastalar tarafından ödendi.

Kanada’da yaşam süresi ortalama 81.3 yıl ile OECD ülkeleri içinde iyi bir yere sahip. Her bin kişiye 2.2 doktor düşerken her bin kişiye düşen ortalama hemşire sayısı 9 adet. Kanada’da sağlık harcaması kişi başına düşen yıllık gelirin % 10.1’ini oluştururken devletin tüm gelirinin de ortalama %16.7’si sağlık yatırımına gidiyor. Devlet aynı zamanda yapılan tüm sağlık harcamalarının da %69.8’ini karşılıyor.

4- Bekleme Süreleri
Kanada Federal Sağlık Bakanlığı (Health Canada) Kanada’da daki sağlık sistemi ve hastalar ile ilgili çeşitli araştırma çalışmaları gerçekleştirmektedir.

Ölümcül yaralanma durumlarında hastaya derhal müdahale yapılırken acil olmayan tüm cerrahi müdahaleler veya doktor viziteleri randevu usulüne göre yapılmaktadır. Kanada’da bir uzman doktor görmek ortalama 4 haftadan biraz daha fazla sürmekte ve 90 günü aşmamaktadır. MRI ve CAT gibi tomografi çekimleri 90 günden daha az sürede yapılabilmektedir. Acil serviste bekleme süresi ortalama 4-6 saat arası olarak göze çarpmaktadır.

2002’den buyana Kanada Hükümeti bekleme sürelerinin azaltılması çalışmaları kapsamında 5.5 milyar dolar yatırım yaptı. Ekim 2007’de Kanada Başbakanı Stephen Harper 2010 yılına kadar tüm eyaletlerin standart bir maksimum bekleme süresi belirleyeceğini ve bu hedefi tutturacağını ilan etti.

5- Ülkedeki Doktor Sıkıntısı
Kanada’da görev başındaki doktor sayısı OECD ülkeleri ortalamasının altında iken hemşire sayısı ABD ve diğer OECD ülkeleri içinde ortalamanın üzerindedir. Her bir eyalet kendi doktorlarını eyalet içindeki meslek birlikleri vasıtasıyla düzenler. Bu meslek odaları doktorluğa giriş, mesleğin standartlarını belirleme, soruşturma ve üyelerine gerektiğinde cezai yaptırımlar uygulama yetkisine sahip.

Ülke sürekli olarak bir doktor sıkıntısı yaşamakta. Eyaletler de kendi bölgelerindeki doktor sıkıntısının farkında olup doktorları kendi eyaletlerinde tutmak için ellerinden geleni yapıyorlar. 2008 yılında Kanada Doğum Uzmanı ve Jinekologlar Derneği (the Society of Obstetricians and Gynaecologists of Canada) ülkede doğum uzmanı ve jinekolog eksikliği yaşandığını rapor etmişlerdir.

Yine baska bir eyalet olan Saskatchewan’da doktor sıkıntısı iyice yaşanmaktadır. Kariyer kurumları ABD ve İngiltere’ye gidip eyalete doktor çekmeye çalışıyorlar. Hatta İngiltere’den gelecek olan doktor adaylarının göçmenlik ve doktorluk belge işlemlerinin hızlandırılmasi sözü de veriyorlar.

Aslında ülkede yetisen doktor sayısı da sürekli artmakta. Örneğin 2002’de 1.543 doktor göreve başlarken 2010 yılında bu rakam 2.459’du. Fakat nüfus artış oranına göre hala doktor eksiği olduğu bir gerçek. Bunun başka bir kanıtı da 2010 yılında Kanada’da calışan hekimlerin %38’i 55 ve üstü yaşına basmalarıdır. Doktorların emeklilik yaşının gelmesi ve Kanada nüfusunun da yaşlanması doktora olan ihtiyacı da arttırmakta.

Gittikçe artan doktor sıkıntısına çözümler de üretilmiyor değil. Başka ülkelerden doktor getirtilmesi, Kanada’da bulunan yabancı diğer doktorların lisans alma sürecini hızlandırıp doktorluk yapmalarına izin verilmesi ve tıp fakültelerinde okuyacak öğrenci sayısının arttırılmaya çalışılması çözüm önerilerinden sadece bir kaçı.

Son söz: Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihanda bir nefes sihhat gibi.

Murat Kandemir
0 531 584 8951
(Member of CMI and ICCRC) 30 Eylül 2011

Yararlanılan Kaynaklar
1. Health Care in Canada
2. Canada Desperately Needs Foreign-trained Doctors
3. Foreign doctors petition for ability to practice while they wait
4. Brain Drain: Will More Foreign-Trained Physicians Leave Canada?
5. International Medical Graduates
6. Information for international medical graduates

20 Eylül 2011 Salı

Kanada Pasaportları Daha Güvenli Oluyor

20 Eylül 2011

Kanada nihayet G8 ülkelerin vatandaşlarına verdiği elektronik pasaportları (e-Passport) vermeye başlıyor. Her ne kadar güvenlik uzmanları yeni pasaportların güvenliği konusunda şüpheli olsalar da Pasaport Dairesi Başkanlığı CEO’su Christine Desloges yaptığı basın açıklamasında önümüzdeki yılın (2012) sonuna kadar elektronik pasaportların basılma işlemine başlanacağını belirtti.

Desloges, Birleşmiş Milletler Sivil Havacılık Organizasyonu’nun (UN International Civil Aviation Organization) Montreal’daki merkezinde yaptığı konuşmasında, “e-pasaport konusunda çalışmalarımız tam hız devam ediyor. Önümüzdeki yıl vatandaşlarımıza ePasaportları vermeye başlayacağız” diye konuştu.

ePasaporta geçiş 2004’den beri Ottawa’nın ulusal güvenlik politikalarının bir parçasını teşkil ediyordu. 2008’de federal bütçede de pay ayrılan projeye aslında 2011’de başlaması öngörülüyordu.

Şu an için verilen Kanada pasaportunun zaten çok güvenli olduğu belirtilirken ePasaportlarla sahtecilikle mücadelenin daha etkin bir şekilde yapılması amaçlanıyor. ePasaportlar hali hazırda tüm G8 ülkeleri ve diğer yaklaşık 100 ülke tarafından kullanılmaya başlandı bile.

ePasaportlar görünürde şu anki pasaportlara çok benzemekle birlikte dijital olarak okunabilir bir çok bilgiyi içinde barındırıyor. İçine yerleştirilen ve insan yüzünü tanıma özelliği olan bir çipe sahip olması bu pasaportun diğer özelliklerinden. Pasaport için başvuran adayların yüzleri Pasaport Veri Tabanı ve çeşitli uluslararası güvenlik veri tabanları ile karşılaştırılacak. Bu ileri teknoloji ürünü pasaportlar sınır görevlilerinin işlerini kolaylaştıracak, ülkeye giriş çıkışlar hızlanacak ve Kanada güvenliğine ciddi tehdit unsuru oluşturan kişilerin ülkeye giriş çıkışları engellenecek. Hatta ülkeye sahte pasaportla giriş yapmak isteyenlerin bile engellenebileceği iddia edildi.

Tabii bir de madalyonun öteki yüzü var. Her ne kadar e-Pasaportların üstün teknoloji ürünü olduğu söylense bile güvenlik uzmanları bu teknolojiye tamamıyla güvenilmemesini belirtti. Pasaportun içindeki elektronik çipin içindeki bilgilerin değiştirilebileceği ve sahte bir kullanıcı bilgisinin yüklenebileceği de belirtiliyor. Özellikle e-Pasaport başvuru sürecinde oluşabilecek sahtecilik olaylarına (sahte belgeler ile başvurma gibi) karşı güvenli bir başvuru sürecinin sağlanmasının çok önemli olduğu aşikar.

Sınır kontrolleri ulusal güvenlik konusunda en çok dikkat çeken ve titizlikle yapılması gereken bir işlem. Sınır giriş çıkışlarının sıkı ve güvenli olması sınırda oluşan kuyrukları ve şüpheli görülen kişilerin uzun süre sorgulanmasına da yol açıyor. Pasaportların yenilenmesi ayrıca bunun altyapısının da oluşmasını ve bir çok görevlinin de bu konuda eğitilmesini gerektiriyor. e-Pasaporta geçmenin bir de maddi boyutu olduğu için Kanada pasaportlarının ücretinin arttırılması da gündemde.

e-Pasaportları daha yakından tanıyalım

2012 yılın sonlarına doğru verilmeye başlanacak olan e-Pasaportların tam olarak ne zaman dağıtılmaya başlanacağı Pasaport Departmanı (Passport Canada) tarafından ayrıca duyurulacak.

Yüksek güvenlikli bu pasaportların içinde bir çip olacak. Çip holografik görüntüler ve sadece ultraviyole ışığında görülebilecek pasaport sahibinin bir resmi yer alacak. Şu an ki Kanada Pasaportunun kimlik kısmında ki el alttaki iki sıra zaten bilgisayar tarafından okunabiliyor. Elektronik pasaportlarda ise bunlara ilave olarak bir elektronik çip ve içinde pasaport sahibinin resmi ve ayrıca pasaportun basıldığı ülkenin elektronik imzası da yer alacak.

Çipin hazırlık aşaması ve getirdiği ekstra kimlik bilgisi kontrolleri ile kopyalanması zor görünüyor. Çipteki bilgiler pasaporttaki gözle görünür bilgilerin ve makine tarafından okunan bilgilerin bir kopyası olacak. Pasaport hamilinin pasaportundaki gözle görünen resmi, çipteki resmiyle ve sadece ultraviyole ışında görünebilecek holografik resmiyle de aynı olmak zorunda.

Herhangi bir sebeple pasaporttaki çipe elektronik bir müdahale yapılırsa veya içeriği değiştirilmeye çalışılırsa çip elektronik olarak kilitlenecek ve kontrol esnasında makineye tutulan pasaport bu kilitlenme ile ilgili mesaj verecek.

Pasaportun içindeki çipteki bilgilere ulaşabilmek için pasaportun önce makinede okutulması gerekiyor. Bu yüzden de pasaportun sayfalarının önce açılması gerekiyor. Çipli pasaportun bu özelliği pasaport sahibinin haberi olmadan pasaportun uzaktan elektronik olarak okunmasını imkansızlaştırıyor.

Artık tüm sınırlarda pasaport okuyucuları bulunuyor. Buradaki makinelerin tarayıcılarında okunan pasaportlar çipleri sayesinde daha emin kontrollere imkan veriyor ayrıca okuyucu makineler çipin ve pasaportun üretildiği ülkeye ait elektronik imza bilgisi de içeriyor.

Şu anda tüm dünya genelinde 100 ülkede kullanılan çipli elektronik pasaportlarla ilgili herhangi bir sıkıntı yaşanmadığı belirtilirken Kanada Pasaport departmanının 2009’dan beri diplomatik pasaportları çipli yaptığı zaten biliniyor.

Son söz: Büyük birader bizi daha yakından izliyor

Murat Kandemir

12 Eylül 2011 Pazartesi

Dünyadaki En İyi Üniversiteler Sıralaması ve Kanada

12 Eylül 2011

Birçok Kanada üniversitesi dünyaca ünlüdür. Gerek eğitim kalitesi gerekse uygun eğitim maliyetleri yüzünden Kanada üniversiteleri dünyanın her tarafından gelen uluslararası öğrenciler arasında hala çok revaçta.

QS Dünya Üniversiteler Sıralaması (QS World University Rankings) Quacquarelli Symonds adlı konusunda uzman bir İngiliz eğitim kurumu tarafından dünyadaki en iyi 500 üniversite üzerinde yapılmış olan karşılaştırmalar sonucunda oluşturulur ve 2004’den beri her sene yayınlanır ve bu listeler tüm dünyada saygı görür.

Listede genelde en çok Amerika Birleşik Devletleri’nden üniversiteler bulunmakla birlikte İngiltere, Avusturalya, Japonya ve Fransa’dan bazı üniversiteler de listede yer alıyor. Maalesef Türkiye’den herhangi bir yüksek öğretim kurumu ilk 50 en iyi üniversite listesinde bulunmazken Kanada’dan sadece iki üniversite listede yer alabildi.

Kanada üniversiteleri içinde oldukça iyi bir yere sahip olan McGill Üniversitesi’de Pazartesi yayınlanan bu listeye göre dünya üniverstilere sıralamasında 17. sırayı almış durumda ve artık Kanada’nın Harvard’ı olarak görülüyor.

Tabii listedeki en iyi beş her zaman aynı kalıyor; Cambridge, Harvard, MIT, Yale ve Oxford.

McGill bu listede hep ilk 25’te bulunan ilk ve tek Kanada üniversitesi oldu. Son 8 yıldır en üstlerde bulunan bir üniversite. Bu sene 17. olan McGill 2007’de 12. sıradaydı.

Toronto Üniversitesi (23), British Columbia Üniversitesi (51) ve Alberta Üniversitesi de ilk 100’deki diğer Kanada üniversiteleri olarak göze çarparken Listeye 137. sıradan giren Montreal Universitesi’de listedeki Kanada’da Fransızca dilinde eğitim veren en iyi tek üniversite oldu.

Konuyla ilgili olarak bir röportajda konuşan McGill Üniversitesi rektörü Heather Munroe-Blum,“Üniversitemizin 190. yılını kutladığımız bu yılda James McGill’in misyon ve duruşunu koruma sorumluluğumuzu yerine getirdiğimizi bilmek çok güzel” diye konuştu.

İlk 25’e giren diğer üniversiteler ise şöyle:

  • 1. University of Cambridge, United Kingdom
  • 2. Harvard University, United States
  • 3. Massachusetts Institute of Technology (MIT), United States
  • 4. Yale University, United States
  • 5. University of Oxford, United Kingdom
  • 6. Imperial College London, United Kingdom
  • 7. UCL (University College London), United Kingdom
  • 8. University of Chicago, United States
  • 9. University of Pennsylvania, United States
  • 10. Columbia University, United States
  • 11. Stanford University, United States
  • 12. California Institute of Technology (Caltech), United States
  • 13. Princeton University, United States
  • 14. University of Michigan, United States
  • 15. Cornell University, United States
  • 16. Johns Hopkins University, United States
  • 17. McGill University, Canada
  • 18. ETH Zurich (Swiss Federal Institute of Technology), Switzerland
  • 19. Duke University, United States
  • 20. University of Edinburgh, United Kingdom
  • 21. University of California, Berkeley (UCB), United States
  • 22. University of Hong Kong, Hong Kong
  • 23. University of Toronto, Canada
  • 24. Northwestern University, United States
  • 25. The University of Tokyo, Japan

QS Dünya Üniversiteler Sıralamasında üniversiteler 6 faktör üzerinden değerlendiriliyor. Üniversitenin akademik saygınlığı (% 40), üniversitenin işveren olarak durumu (%10), öğrenci/fakülte oranı (%20), fakültelerin itibarı (%20), uluslararası fakültesi (%5) ve uluslararası öğrencileri (%5).

Umarım yakında daha fazla Kanada ve Türk üniversitesi listeye girer ve saygınlık kazanır.

Son söz: Bir ülkedeki gelişmişlik düzeyi göstergelerinden biride o ülkedeki üniversiteler ve ülkenin eğitim kalitesidir.

Murat Kandemir (Member of CMI & ICCRC)

0 531 584 8951

Kaynakça

Vancouver Sun Gazetesi Makalesi

http://www.vancouversun.com/life/McGill+ranked+university+Canada/5354912/story.html

İlk 25 üniversite

http://www.vancouversun.com/life/World+University+Rankings+2011/5358176/story.html

QS Dünya Üniversiteler Sıralaması Resmi Sitesi

http://www.topuniversities.com/university-rankings/world-university-rankings/2011