30 Nisan 2014 Çarşamba

Uluslararası Öğrencilerin Kanada İçin Önemi

Ülkeye daha çok yabancı öğrenci çekmek isteyen Kanada bu konuda daha fazlasını yapmak zorunda. Kanada uluslararası öğrencileri desteklemek için gerekli kaynakları sunmalı ve ülkelerinden uzakta Kanada’da okumak isteyen ve bunun için yüksekokul veya üniversitelerde hatırı sayılır miktarda para harcayan öğrencilere karşı daha fazla sorumluluğu yüklenmeli.

Küreselleşme ile birlikte dünyadaki tüm üniversiteler öğrenci kapma yarışına girmiş durumdalar. Bu durum Kanada’nın göçmenlik stratejisini ve uluslararası öğrenci çekmek konusundaki girişimlerinin dayanağını oluşturmuştur.

2.Dünya Savaşından sonra 1946-1962 arasında doğmuş olan ve “baby boomers” olarak adlandırılan kişilerin yakında emekli olacağını da hesaplarsak ülkede acil nitelikli eleman ihtiyacı olduğunu ve gelecekte de bu ihtiyacın devam edeceğini söylemek yerinde olacaktır.

Kanada’da okuyan uluslararası öğrencileri mezun olmalarından sonra alıştıkları ülkede tutmak ekonomi için eşsiz bir fırsattır.

Peki hükümet uluslararası öğrencilere göçmenlik planlarında hak ettiği yeri veriyor mu? Kanada Vatandaşlık ve Göçmenlik Bakanlığı’na (CIC) göre hükümetin göçmenlik alımlarında en öncelikli amacı ülkede hem ekonomik hem de kültürel entegrasyon konusunda başarı olabilecek kalifiye kişileri ülkeye çekmek. Nitelikli göçmenlerin ülkeye gelmesi ekonomik büyümeye olumlu katkı yapıyor ve küresel yarışta ülkeyi daha refah bir toplum haline getiriyor.

Kanada’da okuyan uluslararası öğrenciler eğitimleri süresince Kanada toplumuna entegre olacakları için Kanada’nın geleceği açısından çok uygun bir kitleyi temsil ediyorlar.

Uluslararası öğrencilerin Kanada’nın büyümesindeki rolünü aslında iyi bilen göçmenlik bakanlığı  Kanada göçmenlik sistemini öğrencilerin ihtiyaçlarına göre düzenlemiş ve diğer ülkelerin göçmenlik politikalarına göre daha belirgin hale getirmiştir.

Bunun en belirgin örneği uluslararası öğrencilere verilen okuma, çalışma ve daha sonra mezunlara özel verilen daimi ikamet sahibi olma hakkıdır.

Uluslararası öğrenciler çalışma izni olmaksızın haftada en fazla 20 saatlik süre için kampüs içi ve dışında çalışma hakkına sahiptirler. Okulunu bitiren öğrenciler aynı zamanda mezuniyet sonrası çalışma iznine (PGWP) başvurabilirler. Üç yıl için sektör kısıtlaması olmaksızın verilen bu çalışma izni ile yeni mezun öğrenciler yine herhangi bir sektörde istedikleri işveren için çalışabilirler.

Yüksek lisans veya doktora öğrenimi yapan uluslararası öğrenciler mezun olduktan sonra uygun oldukları takdirde eyalet aday programlarından da daimi ikamet başvurusu yapabilirler.

Kanada üniversiteleri teknoloji ve bilim alanında en iyi ve parlak öğrencileri elde etme ve bu öğrencileri özellikle rakipleri olan ABD ve İngiltere’deki okullara kaptırmak istememektedirler.
Uluslararası öğrencilerin Kanada için olağan üstü miktarda gelir anlamına da geldiğini unutmayalım.

Kanada Dış İşleri ve Uluslararası Ticaret Bakanlığı tarafından yayınlanan bir rapora göre 2010 yılında uluslararası öğrencilerin Kanada’da okul parası, kalacak yer ve diğer kalemler için harcadığı para 7.7 milyar doları aştı. 2008 yılında bu rakam 6.5 milyar dolardı.

Ülkeye katkısı olan 6.9 milyar dolarlık bu gelir büyüklüğü Kanada’da okuyan 218.200 uluslararası öğrenci sayesinde mümkün oldu.

Rapor aynı zamanda Kanada’da okuyan uluslararası öğrencilerin harcadığı para miktarının Kanada’nın alüminyum (6 milyar dolar), helikopter ve uçak (6.9 milyar dolar) ihracatları rakamlarından daha fazla olduğunu ortaya çıkardı.

11 Eylül’den sonra ABD’nin geleneksel uluslararası öğrencilere açık kapı politikası kaldırıldı ve göçmenlik politikaları ülkedeki sıkı güvenlik,  daha sıkı sınır geçişi ve vize uygulamalarından nasibini aldı.

2013 Uluslararası Öğrenci Trendleri raporuna göre ABD kendi göçmenlik ve vize politikalarını iyileştirmede oldukça yavaş kaldı. Tüm bunlara rağmen prestijli üniversiteleri bünyesinde barındıran ABD uluslararası öğrencilerin en çok gitmek istediği ülkelerin başında yer alıyor.

Kanada’nın öğrencileri daimi ikamet şansına götürecek liberal yolların aksine ABD’de akademik programlarda okuyan F-1 öğrenci vize sahibi öğrenciler sadece seçmeli uygulamalı eğitim programı kapsamında okudukları alanda çalışma tecrübesi elde edebiliyorlar.

Öğrenciler bu programa bir akademik yılı bitirdikten sonra başvurabiliyor ve programları süresince ya da mezuniyet sonrasında sadece 12 aylık bir uygulama eğitimi kazanabiliyorlar. Bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik alanlarında okuyan öğrencilere istisna yapılıyor ve H-1B vize alarak ABD’de altı yıla kadar çalışma hakkı elde edebiliyorlar. Tabi öğrencilere iş teklifi verecek bir işverenin olması ve göçmenlik ofisine öğrenci için istekte yapması gerektiğini de hemen ekleyelim.

İngiltere’ye baktığımızda ülkenin uluslararası öğrenciler üzerinde sıkı vize kısıtlamaları koyduğunu görürüz. Üniversiteler Fon Çevresi raporuna göre 2013-2014 akademik yılında Birleşik Krallık’a öğrenci göçmenliği ve öğrenci vize başvuruları reformları yürürlüğe girecek.

Reformlara sıkı İngilizce dil becerileri gerekliliği ve öğrencinin göçmenlik, eğitim geçmişi ve maddi durumu konularında görüşmeler yapılması gibi öğeler de dahil. Hükümet aynı zamanda mezun öğrencilere verilen çalışma iznini kaldırdı. Bu kurallar AB üyesi olmayan ülkelerden öğrencilerin İngiltere’ye okumak için gitmelerini zorlaştıracak.

Bu tür politikalar öğrencileri daimi ikamet sahibi olma ve iş bulma şanslarından mahrum ediyor ve özellikle Hindistan, Pakistan ve Suudi Arabistan gibi ülkelerden öğrenci gelmesini engelliyor.
İşte Kanada’nın öğrenci politikası farkı burada ortaya çıkıyor. Kanada üniversiteleri 2011’deki 240.000 yabancı öğrenci sayısını 2022’ye kadar 450.000’e çıkarmanın hesaplarını yapıyor.

Uluslararası öğrenci sektöründen hak ettiği payı almak isteyen Kanada’nın organizasyonel mekanizmaları buna imkan verecek şekilde evrimleşmesi gerekiyor.

Tabi burada Kanada yüksekokul ve üniversitelerinin de hedef öğrenci kitleleri çekebilecek rekabetçi lisans ve lisans üstü programlar geliştirmesi gerektiği ve kurumsal olarak öğrencilere fakülte, araştırma fonu, kütüphane, öğrenci hizmetleri ve burs gibi hizmetleri sunma zorunluluğu ortaya çıkıyor. Uluslararası öğrencileri sonuna kadar destekleyen kaynakları sunulmadan göçmenlik politikaları nasıl etkin oluşturulabilir ki?

Kanada ulusal menfaatleri gereği yabancı öğrencilere nitelikli eleman sıkıntısına çare olarak bakıyor ve onları mezun olduktan sonra ülkede tutmanın yollarını arıyor. Bunun için göçmenlik politikalarını ona göre belirliyor. Bunun sonucu olarak da beyin göçü sorunu yaşamıyor.

Okuyan ve kültüre adapte olan öğrencilere önem veren ve göçmenlik politikalarında yer veren Kanada diğer gelişmiş ülkelerin yapmak zorunda olduğunu yapıyor. İyi de yapıyor.


Murat Kandemir, 30 Nisan 2014

Kalifiye Göçmen Adaylarına “Ekspres Giriş”

Son yıllarda dillendirilen ve çalışmalarında sona gelinen “expression of interest” (niyet beyanı) sisteminin alacağı yeni şeklin detayları ortaya çıktı.

Kanada ekonomisinin aradığı becerikli göçmen adayları için “ekspres giriş” adlı sistemi kamuoyuyla paylaşıldı.

Kamuoyuna daha önce niyet beyanı adıyla duyurulan sistem ekspres giriş şeklinde adlandırıldı. Ekspres giriş Kanada’da mesleki olarak başarı gösterme oranı yüksek kalifiye meslek sahiplerinin ayrıcalıklı olarak ülkeye kabul edilmeleri hedefini taşıyor. Sistem bakanlıkta bekleyen diğer birikmiş göçmenlik başvurularının da eritilmesine fırsat verecek.

Kanada Vatandaşlık ve Göçmenlik Bakanı Chris Alexander geçtiğimiz 8 Nisan’da yaptığı basın açıklamasına göre Kanada yeni göçmen alma modeli olan ve “Expressed Entry” olarak adlandırılan yeni bir modele geçiyor. 2015 yılının Ocak ayında yürürlüğe girmesi planlanan yeni sistemin ülkede Kanadalı işçi bulunamayan işlere yabancı işçinin getirilmesine olanak sağlayan esnek bir sistem olacağı belirtiliyor. Ekspres giriş sisteminde geçerli bir iş teklifi sahibi olmak veya eyalet aday programı altında eyalet adayı olarak gösterilmek kişilerin daimi göçmen olarak başvurmaları için yeterli.  

Yürürlükte olan Kanada yabancı işçi programı (TFW) yabancı işçilerin ülkeye belli bir süre getirilmesini hedeflerken ekspres giriş programı gelenlere Kanada daimi göçmenlik statüsü kazandırmayı amaçlıyor.

Sisteme uygun olan yabancıların göçmenlik başvurularının altı ay ya da daha az sürede gerçekleştirilmesi ve adayların Federal nitelikli eleman programı (FSW), federal kalifiye işçi programı (FSTP), Kanada tecrübe sınıfı (CEC) ve eyalet aday programlarından (PNP) birisine uygun olmaları da gerekiyor. 

Ekspres giriş programında işverenler göçmen seçiminde ve Kanada hükümetine tavsiyede bulunmada daha etkin rol alıyor.

2014 Kanada Ekonomik Aksiyon Planı çerçevesinde 14 milyon dolarlık yatırım yapacak olan devlet ekspres giriş sisteminin etkin olarak işlemesi için 4.7 milyon dolarlık bir fon ayırdı.

Ekspres giriş sistemiyle Kanada ülkede başarıya ulaşabilecek en iyi göçmen adaylarını seçebilecek. Hatta Kanada Hükümeti iş arama internet sitesini (job bank) Kanada işverenlerle ekspres giriş adaylarını bir araya getirecek şekilde yeniledi ve güncelledi. İş teklifi veya eyalet aday programına uygunluk ekspres giriş sisteminden daimi ikamet başvurusu için yeterli olacak.


Murat Kandemir, 30 Nisan 2014

Kanada Göçmenlik Haberleri -Nisan 2014

Ekonomi İyi Durumda
Kanada İstatistik Kurumu (Statistics Canada) verilerine göre Kanada’da Nisan ayı itibariyle 42.900 yeni iş alanı açılmış ve ülke genelinde işsizlik oranı yüzde 6.9’a düşmüş. Yeni işlerin çoğunun yarım zamanlı işlerden oluşmasına karşın geçen Şubat ayına göre artış göstermiş durumda. 2008-2009 durgunluk dönemine göre ülke genelinde işsizlik oranı yüzde 6.9 ile en düşük seviyesinde.

Statistics Canada raporlarında göze çarpan diğer bir sürpriz de yaratılan yeni işlerin 32.500’ünün 15-24 yaş grubu Kanadalılar tarafından doldurulması. Yine istatistikler son bir yılda Kanada’da 190.000 yeni iş sahasının açıldığı ve haftalık çalışma süresinin de yüzde 1.1 ile arttığı gözlemlendi.

Birleşik Krallık ile Kanada arasında Eğitim Anlaşması
Kanada Göçmenlik Bakanlığı (CIC) tarafından desteklenen yeni bir uluslararası çalışmada Britanyalı ve İrlandalı serbest meslek erbabı kişilerin eğitim ve sahip oldukları becerileri Kanada kriterlerine göre değerlendirilecek.

Bu çalışma Britanyalı ve İrlandalı zanaatkarların kalifikasyonlarının Kanada genelindeki minimum kalifikasyon şartlarına uygunluğunu inceleyecek. Kanada’da eksikliği hissedilen kalifiye meslekler olan ağır iş makineleri teknisyenliği, inşaat elektrikçileri, kaynakçı, marangoz, tesisatçı, sihhi su tesisatçısı, makinist, endüstriyel makine tamircisi gibi meslek sahibi kişilerin eğitim ve aldıkları kalifikasyonlar incelenecek.

Londra’ya ziyarette bulunan İş ve Sosyal Gelişim Bakanı Jason Kenney, Kanada Devlet Kolejleri Birliği (ACCC) ile Birleşik Krallık Ulusal Meslek Onay Bilgi Merkezi (UK NARIC) arasında imzalanan mutabakat metni imza töreninde hazır bulundu.

CIC, ACCC ve UK NARIC arasındaki gerçekleştirilecek ortak çalışmada veri değişimi ve sektör değerlendirme konusunda taraflara destek olacak. Bu çalışma aslında CIC tarafından karşılanan Kanada Göçmen Entegrasyon Programının bir parçası.

UK NARIC, Kanada eyalet ve bölgelerin meslek eğitimi resmi kurumlarıyla birlikte çalışarak Britanya ve İrlanda meslek standartlarına uyumlu elektronik bir rehber oluşturacak. Bu rehber federal kalifiye işçi programına (FTSP) başvuracak kişilerin Kanada iş gücü piyasasında serbest meslek erbabı işçilerin sahip olması gereken mesleki becerileri hakkında fikir edinmelerine yardımcı olacak. 

Marangozluk Mesleği Ruhsat Altına mı Alınıyor?
Ontario’da marangozluk mesleğinin ruhsat altına alınması özellikle federal iş bakanı Jason Kenney tarafından eleştirildi.

Kanada Ev Müteahhitleri Derneği’nde yaptığı bir konuşmada Ontario Meslek Kolejleri Derneği’nin (OCT) marangozluk mesleğini ruhsat alınarak işletilmesi için yaptığı başvuruyu değerlendiren Jason Kenney bu adımın ekonomiye ters etki yapacağını ve istihdamı kötü etkileyeceğini söyledi. Ruhsat zorunluluğu her seviyede marangozluk yapan kişilerin işinden olması veya ruhsat almak için okula gitmesi anlamına geldiğini de sözlerine ekledi.

OCT, Kanada genelinde marangozluk mesleği erbabı kişilerin ruhsat alması zorunluluğunu getirmek için başvuru yapmıştı.

Uygulama günlük çalışan ve zaman zaman marangozluk yapanları da etkilemesinden korkuluyor.

Sponsor Edilen Eşe Dil ve Eğitim Şartı mı Dediniz?
Federal hükümetinin Kanadalı göçmen veya vatandaşlar tarafından sponsor edilmek istenen eşlerine dil ve eğitim şartı konulması ile ilgili çalışma yapıldığı haberleri geliyor.

Göçmenlik Bakanı Chris Alexander Ocak ayından beri yapmış oldukları kamuoyu araştırmaları ve göçmenlik politikası toplantıları çerçevesinde böylesine bir çalışma yapıldığı konusu dillendirilmişti.

Kamuoyu çalışmalarına katkıda bulunan bazı çevreler Kanada’ya eş olarak gelen göçmen kadınların korunması ve topluma entegre olabilmesinin çözümünün böyle bir şart getirilmesi olarak görmüş olabilirler. Fakat bu uygulamayı eleştirenler bunun İngilizce veya Fransızca eğitimi almamış az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerden gelecek kişilerin aile sponsorluğuna uygun olmamasına sebep olacağını belirtiyorlar.

Benzer kanunların özellikle Almanya olmak üzere çeşitli Avrupa ülkelerinde olduğunu hatırlatalım. Biz o dönemlerde Kanada’nın getirilen eşin herhangi bir dil ya da eğitim şartı olmamasından gururla bahsediyorduk. Eşlere dil ve eğitim şartı getirileceği konuşulmuş veya tavsiye edilmiş olabilir. Fakat kural olarak konacağını sanmam.  

Durun daha bitmedi. Hükümet Kanadalı sponsorların minimum gelire sahip olması gerektiği görüşünde. Yani kesinleşirse Kanadalı sponsor kişiler yabancı eşlerini veya çocuklarını Kanada’ya getirmek istediklerinde belirlenen minimum gelir göstermek ve ispatlamak zorunda kalacak.

Göçmenlik bakanlığı kanadından bu iddialara yanıt gelmedi. Fakat çeşitli sivil toplum kuruluşları tepkilerini gösterdi bile. STK’lar bu uygulamaların Kanada aile sponsorluğu programına direk saldırı olarak görüyor.


Murat Kandemir, 30 Nisan 2014

29 Nisan 2014 Salı

Kanada’da Siyasi Sığınma Başvurularında Yarı yarıya Düşüş

Yapılan bir analiz mülteci davalarında karar vericiler arasında tutarsızlığa işaret etti. Bir duruşma hakemi davaları bolca kabul ediyor başkası tüm davaları reddediyor.

Siyasetin seçtiği görevliler yerine artık devlet memurlarının mülteci davalarında karar vermesi gibi Göçmenlik ve Mülteci Kurulu’nda (IRB) yapılan yapısal değişiklikler mülteci belirleme sürecine adalet getiremedi. Bir memur her siyasi iltica başvurusunu cömertçe kabul ederken başka bir memur önüne gelen tüm başvuruları acımasıza reddediyor.

Analizi gerçekleştiren York Üniversitesi Osgoode Hall Hukuk Fakültesi tarafından geçen sene siyasi sığınma talepleri davalarında verilen tüm kararlar incelendiğinde memur hakemler tarafından verilen kararların mahkeme başlamadan tahmin edilebildiğini ortaya çıkardı.

İltica duruşmalarında davaların etraflıca incelenmeden bu kadar kolay şekilde karar verilmesinin bazı durumlarda ölüm ve yaşam kararı olabileceğini ve siyasi devlet koruması ihtiyacı olan birinin ret kararı sonrası ülkesine gönderildiğinde hayatının tehlikeye girebileceği unutulmamalı.

Harper hükümeti Kanada’nın mülteci belirleme sistemini değiştirmiş ve mülteci davalarında karar vermek üzere devlet tarafından atanan hakimlerin yerini duruşma hakemliği yapacak devlet görevlilerini işe alınmıştı.

Yeni sistemde de iltica davaları kabul oranları yüksek fakat mahkeme hakemleri arasındaki oranlar çok farklı.

Sadece birkaç davaya bakan bazı hakemlerin dava kabul oranı yüzde yüz iken analizde daha çok yirmi ve daha fazla davaya bakan hakemlerin kararları üzerine yoğunlaşıldı

Eski sistemde davaları seyrek kabul eden IRB üyelerinden Montreal’deki Sylvie Roy gördüğü 23 davanın hepsini reddetti. Öte yandan Toronto’dan Edward Robinson’da gördüğü 93 davanın yüzde 6,5’ini kabul etti.

En yüksek kabul oranı Toronto’dan Shamash Alidina oldu ve gördüğü 30 davanın yüzde 80’ini kabul etti ve onu gördüğü 98 davanın yüzde 78,6’sını kabul eden Kevin Fainbloom takip etti.

Yeni sistemde ise en az kabul oranı rekoru Montreal’den, gördüğü 50 davanın yüzde 16’sını kabul eden Stephane Morin’e ait. Toronto’dan Brenda Lloyd’ta gördüğü 73 davanın yüzde 20.5’ini kabul etti. Mülteci duruşmalarında en yüksek kabul oranı da yine Toronto’dan Christopher Marcinkiewicz’e ait. İncelediği 85 davanın yüzde 89,4’ünü kabul eden Marcinkiewicz’i gördüğü 25 davanın yüzde 88’ini kabul eden Maria Vega izliyor.

İnsan hakları ve yasal prosüdür konularında aynı üniversitede ders veren Doçent Sean Rehaag sistemin iyileşmediğini düşünüyor.

Siyasi mülteci başvuruları 2013 yılında da düşük çıktı. 2013’te Kanada’da yapılan siyasi sığınmacı başvurusu 10.000 düzeyinde kaldı. Bu sayı 2012’de iki katıydı. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği Ofisi (UNHCR) tarafından açıklanan bilgilere göre siyasi sığınma başvuruları 2008’den sonra düşüş trendine geçti. 2008’de 34.822 kişi sığınma başvurusu yaparken bu sayı 2009’da 34.047, 2010’da ise 22.624 olarak açıklandı.

Kanada’da 2008’den sonra siyasi sığınmacı belirleme sisteminde çeşitli revizyonlar yapıldı. Bu değişiklikler neticesinde 2008’den bu yana hem siyasi sığınmacı başvuru sayısı hem de kabul oranları oldukça düştü.


Murat Kandemir29 Nisan 2014

28 Nisan 2014 Pazartesi

Kanada Restoran Lobisinden Karşı Atak

Kanada federal iş bakanı Jason Kenney’nin ülkedeki fast-food restoranlarında yabancı işçi kullanılmasının engellenmesi planı Kanada restorancılar derneği tarafından eleştirildi.

British Columbia ve Alberta eyaletlerinde McDonalds restoranlarında Kanadalıların yerine yabancı işçilerin tercih edilmesi iddiaları karşısında daha önce de birçok kez eleştirilen yabancı işçi programı (TFW) için düşünülen değişiklikler programın geleceği hakkında tartışma yarattı.

Yabancı işçi programı Kanadalı işverenlerin ülke içinde çalıştıracak Kanadalı işçi bulamadıklarında yurt dışından yabancı işçi getirebilmelerine olanak tanıyacak şekilde tasarlanmıştı. Program hakkında yapılan en sert eleştiri programın Kanadalıların işlerini kaybetmelerine sebep olmasıydı.

En çok yabancı işçinin çalıştığı Alberta’da hükümet düşük ücretli işlerde geçici yabancı işçi getirilmesinin önüne engel konmasına karşı çıkıyor. Eyalette, teknik işler, fast-food restoranları ve süpermarketlerde çok sayıda yabancı işçi çalışıyor.

30.000 işyerini temsil eden Kanada Restoranları Organizasyonu başkan yardımcısı Mark von Schellwitz Bakan Kenney’nin programın kötüye kullanılması konusunda medyada çıkan haberlere dayanarak hareket ettiğini belirtti.

Bakana bazı değişiklikler yapılması konusunda baskının olduğunu söyleyen Schellwitz, programın yüzde yüz etkinlikle çalışmadığını ve bazı konuların etraflıca ele alınması gerektiğini ekledi.

Kanada’nın lokanta sektöründe 1.1 milyon kişinin çalıştığı ve bu sektörde çalışan yabancı işçilerin bu rakamın sadece yüzde ikisine tekabül ettiği belirtiliyor.

Kanada TFW programı yabancı işçilere Kanadalılara göre daha az ücret ödemesi yapıldığı, işverenler tarafından diğer hakları verilmediği ve Kanadalıların işlerini kaybetmesine ya da iş bulamamasına sebep olduğu gibi nedenlerden ötürü eleştirilmiş ve federal hükümet programın gözden geçirileceğini belirtmişti.

Bakan Kenney konu ile ilgili olarak yetkililerin programı incelediklerini ve özellikle kırsal kesimlerde Kanadalı gençlerde işsizlik oranının yüksek olması sebebiyle bazı kuşkularının olduğunu belirterek başka yorum yapmadı.

Victoria bölgesinde McDonald restoranları işleten bir kişinin Kanadalı yerine özellikle yabancı işçi çalıştırmak istemesi yüzünden yakından takip edildiği ve bu restoranların programı kötüye kullanıp kullanmadıklarının incelendiği belirtildi.

Alberta İş Bakanı Thomas Lukaszuk’ta TFW’den sadece bir sektörün çıkarılmasının mantıksız olduğu görüşünde. Bakan Kenney’nin program kriterlerini zorlaştırma planlarını destekliyor ve bir endüstriye bakarak problem olduğu varsayımında bulunmak yerine belirtilere bakarak sorunun kolayca çözülebileceği görüşünde.

TFW programında radikal değişiklikler bekleniyor. Bu kesin.


Murat Kandemir, 28 Nisan 2014

21 Nisan 2014 Pazartesi

Kebek Göçmenlik Programları Başvuru Sürelerini Uzattı

Kanada’nın Fransızca konuşulan bölgesine göçmenlik başvurusu yapmak isteyenlere müjde. Kebek eyaleti için Quebec Nitelikli İşçi Programı (QSWP), Yatırımcı Programı (IP) ve Girişimci Programları (EP) başvuru süreleri uzatıldı.

Kebek Hükümeti QSWP başvuruları için son günü 31 Mart 2015’e kadar uzatıldığını duyurdu. Bu tarihe kadar eyalet hükümeti 6.500 yeni başvuruyu inceleyecek. Başvuru süresinin uzatılması iyi bir haber fakat programa kabul edilecek başvuru sayısı sınırlı, bu da haberin kötü tarafı.

Geçen sene Quebec hükümeti QSWP programı altında sadece 20.000 başvuru kabul edeceğini açıklamıştı. Kanada göçmenlik bakanlığı (CIC) verilerine göre son on ay içinde 10.000 ön başvuru yapıldı.

Şu an kabul edilecek başvuru sayısı düşürüldü ve bu da başvurmak isteyenlerin üzerinde bir baskı oluşturdu.

Eyaletin yatırımcı programı (IP) bu sene için 8-19 Eylül arasında başvuru alacak ve sayının 1.750 ile sınırlandırıldığını da hemen belirtelim. Fransızca seviyesi yüksek olanlar ön başvuruya başvurmak zorunda değil.

Geçen sene bu programda 5.000’i aşkın başvuru alınmış. Kısıtlı sayıda alınacak başvuruların iyi hazırlanması gerektiğini söylemeye gerek yok.

Girişimci programı (EP) konusuna gelirsek Kebek Hükümeti’nin girişimci ya da serbest meslek göçmenli programları kanallarını açtığını belirtelim. Hükümet zaman kısıtlaması olmaksızın maksimum 500 girişimci ve serbest meslek başvurusu alacak.

Quebec göçmenlik programlarında puan sistemi uygulaması var. Dil faktörü en önemli faktör olarak göze çarpıyor ve İngilizce dil bilgisi için aday 6 puan alabilirken Fransızca dil bilgisi için alınabilecek en yüksek puan 16 olarak belirleniyor.

QSWP programı Kanada’nın federal nitelikli eleman programına (FSW) çok benziyor. Quebec seçim kriterleri FSW’ye göre daha esnek.

Murat Kandemir, 21 Nisan 2014     

16 Nisan 2014 Çarşamba

Kanada En Çok Gidilmek İstenen Ülkelerden

Gallup World’un yaptığı bir araştırmaya göre dünyada 700 milyon kişi ülkesini tamamen terk etmek istiyor.

“Gallup World Survey” adlı araştırma ile ortaya çıkan Kuzey ve Güney Amerika ülkelerinin nüfusu kadar sayıdaki insanın ülkelerinden temelli gitmek istemelerinin sosyal ve etik sebepleri ne olabilir?

Tüm dünyada kırk beş milyondan daha fazla insan yaşamak için Kanada’ya göç etmek istiyor. Araştırma Kanada’nın ABD’den sonra gidilmek istenen en popüler ikinci ülke olduğunu ortaya çıkardı.

Gallup araştırması cevaplandırılması gereken iki soruya da dikkat çekti.

Otuz dört milyonluk nüfusa sahip Kanada daha fazla göçmen alabilecek sosyal hizmetler ve ekonomik altyapısına sahip mi ve Batının “kalifiye ve eğitim sahibi” dediği kişileri Batı ülkelerine kaptıran gelişmekte olan ya da az gelişmiş ülkelere ne olacak?

Göçmenler daha iyi hayat şartları ve özellikle çocuklarının geleceğini garanti altına alabilmek gibi çeşitli sebeplerle ülkelerini terk ediyor ve daha zengin ülkelere göç ediyorlar. Gallup araştırmasına göre dünyadaki yetişkin nüfusun yüzde 16’sı ellerine geçen ilk fırsatta ülkelerini terk etmeye hazır. Bu da tüm dünya nüfusunda 700 milyonluk bir nüfus demek.

135 ülkenin içinde olduğu araştırmada Gallup, Sahara-Afrika ülkelerinin yurtdışına çıkmaya en hazır ülkeler olduğu ortaya çıktı. Bu da o bölgedeki 165 milyonluk bir nüfusa tekabül ediyor. Bu kişiler fırsatını buldukları an ülkelerini terk etmeye hazır grup. Asya ülkeleri ise yüzde 10’luk bir oranla –ki bu da 250 milyonluk nüfus demek– yurtdışına  çıkmaya hazır.

ABD yaşanılmak istenen en popüler ülke olarak kimseyi şaşırtmadı. Ülkelerini terk etmeye hazır 700 milyon kişinin dörtte biri gitmek istediği ülkeyi ABD olarak belirtiyor. Bu da toplamda 165 milyon kişi demek. En çok gidilmek istenen ikinci Batı ülkesi ise Kanada oldu. Araştırmada 45 milyon kişinin Kanada’ya gitmek istediği ortaya çıktı.

Yurtdışına çıkmak isteyen bu kişiler istedikleri ülkeye bugün gitmiş olsalar ülkeler çok büyük sıkıntılar yaşardı. Yüksek sayıda göçmeni ülkelerin sindirmesi hiç kolay değil.

Ülkelerin fazla sayıda göçmen almasının muhtemel sonuçları ve “beyin göçü” yaşayan ülkelere ne olacağı konusuna gelelim.

Göç vermek fakir ülkeler için tabi ki iyi bir şey. Fakat sınırsız bir yarar söz konusu değil. Genç insanların ABD gibi demokratik ülkelere gitmesi, yüksek eğitim alması ve sonrasında ülkesine dönmesinin yararları kesin. Bu kişiler okulda öğrendikleri çok değerli mesleki ve sosyal becerileri ülkelerine getirmekle kalmıyor aynı zamanda göç ettikleri ülkelerde asimilasyon sürecinde edindikleri siyasi ve sosyal tutumlarını da anavatanlarına getirmiş oluyorlar. Profesyonel becerileri aynı becerilere sahip olmayan çoğunluğun üretkenliğine katkı yapıyor ve gelişmiş ülkelerde edindikleri siyasi ve sosyal tutumları da anavatanlarının demokrasilerine artı etki yapıyor. 1950’den sonra batılı ülkelere okumaya giden ve anavatanlarına dönen öğrencilerin kendi ülkelerinin siyasi durumlarına pozitif katkı yaptığı artık bilimsel bir gerçek. Bu durum en çok Latin Amerika, Afrika ve Asya ülkelerinde kanıtlandı. Gençlerin batılı ülkelerde yaşaması ve eğitim alması az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelere yardım etmek için hayli iyi bir yöntem.

Gelelim çok sayıda göçmenin bir ülkeye doluşmasının o ülkeye olabilecek hasarına. İyi eğitim almış girişimci göçmenlerin ülkelerini terk etmesi anavatanlarında beyin göçü olarak algılanabilir belki fakat göçmenlerin gittikleri ülkeden anavatandaki ailelerine para göndermesi onların maddi durumlarını garanti altına alacaktır.

Ülkeden beyin göçü çıkışı ana vatanı zayıflatacaktır ve başarılı olan göçmenler anavatanlarında yaşayan diğer insanlara da örnek olacak ve onların da ülkelerini terk etmek istemelerine sebep olacaktır. Gelişmiş ülkelere yapılan aşırı göç ülkenin sosyal gelişimine ters etki yapacak fakat beyin göçü yaşayan fakir ülkeler en ağır darbeyi görecektir.

Tüm dünyada araştırmaya katılanlara göre yaşamak için en çok gidilmek istenen ülkeler demokratik ve zengin batılı ülkeler. İnsanlar rahat yaşamak ve geleceklerini garanti altına almak istiyorlar. Bu sebepten ötürü bu sonuçlara şaşırmamak lazım.


Murat Kandemir, 16 Nisan 2014      

14 Nisan 2014 Pazartesi

Kanada Suriyeli Mültecileri Bekletiyor

Kanada 2014 yılı sonundan önce ülkeye yerleştirmeye söz verdiği 1300 Suriyeli mülteciyi hala bekletiyor.

Son sekiz aydır ancak iki elin parmakları kadar Suriyeli mülteci gelebildi. Kanada Vatandaşlık ve Göçmenlik Bakanlığı (CIC) Ürdün, Lübnan, Irak ve Türkiye gibi çevre ülkelere sığınmış 1.300 mültecinin ülkeye getirileceğini ısrarla dile getiriyor.  Kanada hükümeti 200 mülteciyi devletçe sponsor edecek ve kalan 1100 mülteci kilise, cami ve toplum dernekleri gibi kurum ve kuruluşlar tarafından özel olarak sponsor edilecek.

CIC konuyla ilgili olarak yaptığı değerlendirmede Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) ile ortaklaşa çalışan Kanada Suriyeli mültecileri en kısa sürede ülkeye gelebilmesi için çalışmaların devam ettiğini ifade etti.

Mültecilerin Kanada içinde kurum ve kuruluşlar tarafından özel olarak sponsor edilme süreci 3 ila 4 yılı aşıyor. Hükümetin bu duruma ilişkin özel bir çalışma yapmazsa Suriyeli mültecilerin en az dört yıl beklemesi gerekecek.

Geçen sene Temmuz ayında yapılan açıklamayla Kanada 1300 Suriyeli mülteci alacağına söz vermişti. Fakat bugüne kadar UNHCR’den ancak geçen Aralık ayında uygun mülteci bilgisi istenebilmişti. Alınacak mülteciler UNHCR tarafından “mülteci” sıfatlarına uygun olanlardan seçiliyor.

Suriye dışında komşu ülkelerde en az üç milyon mültecinin yaşadığı biliniyor.

Kanada’nın bazı Suriyeli mültecilerin güvenlik ve tıbbi kontrollerinin yapılması ve bu bahara ilk görüşmeleri yapabilmeleri için yetiştirilmesi konuşuluyordu. Yazdan önce uygun mültecilerle yüz yüze görüşmelerin yapılması halinde Noel’den önce Kanada’ya girebilecekleri planlanıyor.  

Sponsorların finansal taahhütleri de başvurularda yerine getirilmesi gereken şartlardan.

UNHCR, mülteci alan ülkelere 2015 yılında 100.000 mülteci için ülke aradığını bildirdi. Kanada genelde batıya gitmek isteyen mültecilerin yüzde onunu alıyor.

2009 yılında Kanada 20.000 Iraklı mülteciyi 2013 yılına kadar ülkeye yerleştirmeyi taahhüt etmiş ve 16.000 mülteci Kanada’ya göçmen olarak kabul edilmişti.

Kanada aslında daha fazla mülteci alabilirdi. Niye bu kadar az mülteciyi almayı taahhüt etti ve mültecilerin ülkeye yerleştirilmesi süreci neden bu kadar uzadı merak konusu.


Murat Kandemir, 14 Nisan 2014  

4 Nisan 2014 Cuma

Mart 2014’te Yeni Kanada Vatandaşı Sayısında Rekor Artış

Geçen Mart ayında 199 ülkeden 33.700 kişi tüm Kanada’da düzenlenen vatandaşlık seremonilerine katılarak Kanada vatandaşı oldular. Tüm Kanada’da yeni vatandaş olan kişi sayısı 2013 yılının Mart ayında ide sadece 17.089’du.

Kanada Vatandaşlık ve Göçmenlik Bakanlığı tarafından tüm ülkenin çeşitli bölgelerinde gerçekleştirilen 312 vatandaşlık töreninde yemin ederek Kanada vatandaşı oldular. Törenler üniversite kampüslerinden, Bakanlık resmi ofislerine ve demiryolu tren istasyonlarından müzelere kadar birçok değişik ortamda düzenlendi.

Hem tören sayıları hem de yeni vatandaş sayısının iyice artması Bakanlığın vatandaşlık sürecini hızlandırdığının kanıtı. Vatandaş olma süresi şu an iyice uzamış durumda. Vatandaş olmak için başvurmuş binlerce kişi güvenlik ve göçmenlik sorgulamalarının bitmesini bekliyor. Kanada Vatandaşlık Yasasını Güçlendirme Yasası, C-24 bekleme sürelerini indirmek ve başvuru inceleme sürecinin etkin olarak işletilmesi gibi sebeplerle hazırlanmıştı. Bakanlık şu an bekleme süresini bir yılın altına çekmek için uğraşıyor. Bekleyen dosyaların da 2015-2016 dönemde yüzde seksen sonuçlandırılacağı tahmin ediliyor.

2014 yılında şu ana kadar organize edilen 759 ayrı törenle 75.900 kişi Kanada vatandaşı oldu. Bu sayı geçen sene toplamda 128.936 kişiydi.

2006 yılından bu yana Kanada vatandaşlık rakamları düzenli artış gösterdi. Her sene Kanada’ya gelen ortalama 257.000 yeni göçmenin daha sonra vatandaşlığa başvurma oranı da hayli arttı. Kanada vatandaşlığı eskisine nazaran daha çok arzu edilen bir hedef oldu.

Kanada’da yaşayan göçmenlerin yüzde 85’i Kanada vatandaşı oluyor. Bu da dünyada sonradan vatandaş olma seviyesiyle dünyada örnek. Sadece 2013 yılında 333.860 vatandaşlık başvurusu yapılmış.  


Murat Kandemir, 4 Nisan 2014

3 Nisan 2014 Perşembe

Kanada’nın Yeni Yatırımcı Pilot Programının İpuçları Kamuoyuyla Paylaşıldı

Kanada’nın federal yatırımcı programını kapatması en çok bu programa rağbet eden Çinli yatırımcıları mağdur etmişti. Kanada Göçmenlik Bakanı Chris Alexander özellikle Çinli zenginlerin rağbet ettiği Kanada yatırımcı programının neden kapatıldığı ile ilgili detayları geçen haftalarda Hong Kong’a yaptığı ziyaretlerde Çinlilere bizzat anlattı.

Özellikle ikamet zorunluluğunun ihlali yatırımcı vizesinin kaldırılmasının sebeplerinden birisi olduğunu söyleyen bakan Çinli yatırımcılara Kanada’nın kapılarının ardına kadar açık olduğunu kaydetti.  

Geçen aylarda hükümet aldığı kararla Kanada yatırımcı programını kapatmış 45.500’ü Hong Kong’tan yapılmış olan toplamda 65.000 başvurunun iptal edilmesi kararı herkesi şok etmişti.

Yatırımcı programı yerine yeni yatırımcı pilot vize programı hazırlandığı ve minimum yatırım miktarının bir öncekine göre ikiye katlanacağı ve programa daha sıkı kurallar getirileceği belirtildi. Yatırımcının beş yıllık için verdiği yatırım miktarı özel bir girişimci sermaye firması tarafından çeşitli girişimcilik projelerinin finansmanında kullanılacak. Nakit yatırım karşılığında yatırımcı Kanada’da daimi göçmen olacak.

Program detayları önümüzdeki aylarda kamuoyuna açıklanacak.

Bakan Alexander programa uygun olabilmek için yapılması gereken minimum yatırım miktarının geçen programdaki rakam olan 800.000 doların en az iki katı olacağını hatırlatarak zorlaştırılmış yatırımcı pilot programıyla Kanada kapılarının Çinli yatırımcılara açık olduğunu ifade etti.

Yeni programda kullanılacak yatırımın interneti bioteknoloji, eğlence, animasyon, film ve televizyon sektörlerinde kullanılacağını da sözlerine ekledi.

Yen yatırımların daha çok Vancouver, Toronto, Montreal gibi büyük şehirlerde ve Waterloo gibi küçük şehirlerde kullanılacağı tahmin ediliyor.

Bakan Alexander eski programa yaptıkları başvuruları iptal edilen Çinli yatırımcıların suçlamalarını görmezden geldi. Bazı yatırımcılar Kanada hükümetinin yatırımcı programını kapatması ve başvuruları incelemeden toptan reddetmesi kararını mahkemeye götürdü.


Murat Kandemir, 3 Nisan 2014