30 Kasım 2013 Cumartesi

Harper Hükümeti Yabancı Hemşirelere Kanada’da Denklik Vermek İstiyor

Kanada Göçmenlik Eski Bakanı ve şimdiki İş ve Sosyal Gelişim Bakanı Jason Kenney uluslararası hemşirelerin ülkeye gelebilmesi, Kanada dışında edindikleri eğitim ve meslek tecrübelerinin tanınması ve sağlık alanında hızlıca iş bulabilmeleri için proje başlattıklarını ve bunun için 4 milyon dolar ayırdıklarını belirtti.

Bakanlığın internet sitesinden 14 Kasım’da yayınlanan basın bildirisine göre hükümetlerinin önceliklerinin istihdam yaratma, ekonomik büyüme ve toplumun refahı olduğunu söyleyen Jason Kenney uluslararası hemşirelerin Kanada’da mesleklerinde çalışabilmeleri için destek vereceklerini belirtti.

Bu proje yabancı hemşirelerin Kanada’da daha hızlı denklik almaları ve kendi alanlarında iş bulabilmelerine yardımcı olma amacı taşıyor. Hatta bazı durumlarda yabancı hemşireler Kanada’ya varmadan önce denklik işlemlerini de başlatabilecekler.

Ulusal Hemşirelik Denklik Servisi (The National Nursing Assessment Service), Kanada Kayıtlı Hemşireler Meslek Konseyi (the Canadian Council of Registered Nurse Regulators) ve Kanada Psikiyatri Hemşireleri Birliği (Registered Psychiatric Nurses of Canada) hükümetten yabancı hemşirelerin denklik prosedürlerinin tamamlanması ve çalışma ruhsatı verilmesi projesinde kullanılması için fon desteği alacaklar.

Bu proje başka ülkelerde hemşirelik yapan göçmenlerin Kanada’da mesleğini icra edebilmesine imkan vermenin yanı sıra istediği eyalette sağlık alanında iş bulmasına da imkan tanıyacak.

Yabancı Denklik Programı, FCR (Foreign Credential Recognition) kapsamında sağlık sektöründe hemşirelik mesleği üzerine çalışmalar yürüten ve yukarıda adı geçen veren sivil toplum örgütlerine fon aktarımı yapıldı.

FCR programı sayesinde uluslararası işçiler Kanada iş gücüne entegre oluyorlar. Bu program eyaletler ve bölgelerle ortak çalışıyor ve birçok sivil toplum örgütü, meslek odaları, sektör temsilcileri, işverenler ve yüksek öğretim kurumları programa canı gönülden destek oluyor.

Aslında 2007 yılında Kanada Hükümeti tarafından kurulan Yabancı Denklik Programı Kanada içinde ve dışında hizmet veriyor ve uluslararası eğitim almış uzmanların Kanada’da mesleklerinin tanınması ve varsa ruhsat alabilmeleri için destek oluyor.

Program hakkında daha fazla bilgi için aşağıdaki adresi ziyaret edilebilir. http://www.hrsdc.gc.ca/eng/jobs/credential_recognition/index.shtml


Murat Kandemir, (Member of ICCRC), 30 Kasım 2013

29 Kasım 2013 Cuma

Sınırdışı Edilmeyi Bekleyen Mültecilere Sosyal Yardım Yok

Kanada’da siyasi sığınma talebi sonrası ilk mahkemelerini kaybeden mültecilerin yasal prosedürleri bitmeden sosyal yardımlarının (welfare ödemesi) kesilmesi tartışma yarattı.

Başkent Ottawa iltica davasını kaybeden mültecilerin hukuki durumunu eyalet yetkililerine bildiriyor ve bu da hukuki yollarını henüz açık olan sığınmacıların aldıkları sosyal yardımların kesilmesine sebep oluyor.

Çeşitli sivil toplum kuruluşları ve bazı sağlık klinikleri özellikle son zamanlarda ilk mahkemesini kaybeden fakat yasal yolları henüz bitirmemiş siyasi sığınmacı adaylarının Kanada Sınır Güvenliği Ofisi, CBSA’nın kendileri için ‘sınırdışı etme belgesi’ düzenlemesiyle nakdi sosyal yardımlarının kesildiğini belirtti.

Ontario Toplum ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı kayıtlarına göre eyalette Nisan 2004 ve Mart 2013 arasında 1.390 kişinin sosyal yardım ödeneği “başarısız siyasi sığınma iltica talebi” sebebiyle kesildi. Sadece bu yılın ilk sekiz ayında devlet yardımını kaybeden kişi sayısı 502.

Devletin bu agresif hareketini eleştirenler devlet yardımları kesilenlerin aldıkları ret kararını yetkili mahkemede temyiz başvurusunda bulunduğu ya da insan hakları temellerinde yeni başvuru yaparak yasal yollardan haklarını aradıklarını belirtilerek ülkede hala resmi olarak bulunan bu kişilerin aldıkları sosyal yardımların kesilmemesi gerektiğini belirtiyorlar.

Anlaşılan o ki federal hükümet siyasi sığınmacıların devlet yardımlarını keserek bu kişilerin maddi güçlerini yok etmek ve ülkeden çıkmalarını kolaylaştırmak amacı taşıyor. Bunun başka açıklaması yok.

Birisinin welfare yardımı alıp almadığı CBSA’nın hukuki alanı veya sorumluluğunda bulunmuyor aslında. Federal hükümet daha önce aldığı radikal bir kararla siyasi sığınmacı adaylarının sağlık harcamalarını karşılamayacağı kararı almış ve tüm ilticacıların sağlık giderlerinin ödendiği olan IFH sağlık kapsamını yürürlükten kaldırmıştı.

Sağlık sigortası olmayan mültecilerin devlet yardımını kesmek onları ülkeden çıkmak zorunda bırakmak değil de nedir?

Ontario Toplum ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı devlet yardımını kesme taraftarı. Bakanlık Kanada’da siyasi sığınma hakkı talep etmiş birisinin yasal statüsünü belirlemek federal hükümetin sorumluluğunda olduğunun bilincinde olarak siyasi sığınma başvurusu reddedilen ve adına federal hükümet tarafından sınır dışı emri (removal order) çıkarılan kişilerin ülkeyi terk etmesi gerektiğine inanıyor ve sosyal yardımlarını derhal keserek oyunu kanunlara göre oynuyor.

Halbuki mahkemesini kaybeden kişinin Kanada’da mülteci olarak tanımlanması yolunda hukuki diğer yolları var. Örneğin sınır dışı öncesi risk ölçümü (PRRA) başvurusu yapıldığında bir kişi teknik olarak sınır dışı edilemiyor.

Devletin maddi yardımlarının kesilmesi zaten zor durumda olan siyasi sığınmacıların hayatlarını daha da zora sokuyor. Maddi olanaksızlıkları gıda bankasından yiyerek ve mülteci barınma evlerinde çok zor koşullarda hayatlarını sürdürmek zorunda. Bu durum özellikle çocuklu anneleri vuruyor. Çocuklarına bakmak zorunda olan ve bu yüzden çalışamayan anneler devlet yardımının da kesilmesiyle çok zor günler geçiriyor.

Geçen sene sosyal yardım ödeneğinin Ontario eyaletine maliyeti 232 milyon doları geçti. Bu paranın 190,5 milyon doları Ontario eyaleti sosyal yardım parası ve 42,1 milyon doları da sakatlık (ODSP) ödemesi olarak gerçekleşti.


Murat Kandemir, Member of ICCRC, 29 Kasım 2013  

22 Kasım 2013 Cuma

Kanada Tecrübesi Dilemması

İnsanlar Kanada’ya umut ve hayallerinin yanı sıra genelde çocuklarına daha iyi bir gelecek temin edebilmek amacıyla gidiyorlar.

Onlar için Kanada’ya gelmek yeni işler, eğitim fırsatları ve ailenin geleceğini garanti altına almak demek. Göçmenlerin Kanada’ya kattığı çok şey var. Kanada tüm dünyada reklamı çok iyi yapılan bir ülke. Reklam tam da gerçeği yansıtmıyor aslında. Özellikle dolgun ücretli iş vaatleri biraz fazla abartılıyor sanki.

Kanada iş fırsatları durumu nasıl? Yeni gelen bir göçmen Kanada’da geçimini nasıl temin edecek? Ya da şöyle soralım. Kanada’da iyi bir iş bulmak ne derece zor? Kolay olduğunu düşünüyorsanız bir daha düşünün derim.

Gerekli mesleki eğitimi almış ve yılların iş tecrübesi sahibi olan göçmen Kanada’da iş bulmak için bunların yeterli olduğunu sanıyor. Fakat Kanadalı işverenlerin bünyelerinde çalıştırmak istedikleri iş görenlerden bekledikleri öyle bir şey var ki iş arayan göçmenin karşısına bir duvar gibi çıkıyor. ‘Kanada iş tecrübesi’.

Büyük hayallerle Kanada’ya gelen gerekli mesleki ve eğitim donanımları olan profesyonel göçmenler mesleklerinde değil iş bulmak bir iş görüşmesine bile çağrılmıyorlar. Niye?

Sebepler çeşitlilik gösteriyor. Dışarıdan bakıldığında ülkeye yeni geldiği belli olan işsiz göçmen dil konusunda sıkıntı çekiyor ya da görünmeyen ayrımcılık veya ırkçılık kurbanı oluyor. Ama ‘Kanada iş tecrübesi’ noksanlığı belki de en öne çıkan sebep oluyor.

CV’de bulunmayan ‘Kanada iş tecrübesi’ yeni gelen ve iş arayan göçmenlerin önündeki en büyük engel oluyor. Göçmenlik hizmeti veren birçok sivil toplum örgütünün göçmenler üzerine özellikle kariyer ve uyum konusunda yaptığı çalışma sonuçları bunu doğruluyor.

Kanada tecrübesi bir Kanada firmasında çalışmadan elde edilemez. Bu bir gerçek. Eğitim ve iş tecrübesi sahibi olan işsiz göçmenler sırf Kanada’da iş tecrübesi olmadığı için işe alınmaması ya da ‘Kanada iş tecrübesi’ aranması hiçte adil görünmüyor.

Muhasebe, araştırma, iş veya idari beceriler, bilim hatta mutfak sanatları alanlarındaki iş tecrübesi iş tecrübesidir illa Kanada tecrübesi aramak mantıklı gelmiyor.

Kanada tecrübesinin aranmadığı durumlar da oluyor. Mesela geçici işçi aranırken kimse Kanada tecrübesi sormuyor. Durum acil olduğu için firma aradığı nitelikleri biliyor ve bu mesleki becerileri olan kişileri Kanada tecrübesi olmasa da işe alıyor. İşe aldığı meslek sahipleri Kanada göçmenlik bakanlığı tarafından geçici çalışma izni ile Kanada’da çalışabiliyor.

Bir tarafta meslek tecrübesi olan ve hemen işe alınan geçici işçiler diğer taraftan Kanada’ya ailesi ile göç etmiş ve bir hayat kurmaya çalışan ve bıkıp usanmadan iş arayan ve ‘Kanada iş tecrübesi’ olmadığı için istediği işi bulamayan daimi göçmenler.

Sonuç? Mühendislik alanında hem iş tecrübesi hem de doktora ya da yüksek lisans eğitimi olan ama iş bulamadığı için Kanada’da taksicilik yapanlar.

Ne dilemma ama?

Eğitim ve iş tecrübesinin bir işte ne kadar önem arz ettiği herkesin malumu. Ama inovasyon, teknoloji, entelektüel bilgi ve iş becerilerinin bir ülkeden başka bir ülkeye kolayca transfer edilebildiği küresel bir köy haline gelen dünyada Kanada iş tecrübesinin yokluğu nasıl bu kadar göze batıyor? Çin’de artık insanlar farklı şekilde mi çalışıyor ya da Kanada’daki kanser araştırmaları Hindistan’dan daha mı farklı yürütülüyor? Kanada’da hangi sektörde hangi meslek sahipleri dünyadaki meslektaşlarına göre daha farklı iş görüyorlar?

‘Kanada iş tecrübesi’ noksanlığı sebebiyle kendisine iş fırsatı verilmeyen kişiler işverenler tarafından göçmen işçilere uygulanan adı konulmamış ama bilinen ve uygulanan bir ayrımcılığın kurbanı oluyor.

‘Kanada iş tecrübesi’nin çok önemli olduğu ve yeni gelen göçmenlere bunun karşılarına çıkacağı yazılır ve söylenir. Hatta yeni gelenlere tavsiyelerde bulunulur. Bu tavsiyeler temelde CV’nin Kanada tarzında hazırlanması, ikamet edilen bölgedeki HRSDC’ye bağlı sosyal kurumlara gidip iş görüşmesi teknikleri, etkin iş arama vs. gibi ücretsiz hizmetlerinden faydalanma, göçmenin mesleği ile ilgili kariyer köprü programlarından birine kaydolma ya da alanındaki bir firma ya da kuruluşta gönüllü olarak bir süre çalışma tavsiyesi olarak özetlenebilir.

Yukarıdaki tavsiyeler ‘Kanada iş tecrübesi’ noksanlığının bahane olarak kullanılmasını önlemiyor ki. Hatta uygulanmasını haklı kılıyor. Sorunun temelinde Kanada’daki işverenlerin işin kolayına kaçarak yeni göçmenleri işe almamaları ve Kanada iş tecrübesi yoksunluğu kisvesi altına saklanarak kendi istediği işçi profili dışında olanlara gizli bir ayrımcılık yapması bulunuyor.

Küresel bir köye dönüşen dünyada Kanada’daki hangi meslek dışarıdakilerden çok farklı yapılıyor ki? Kanada’nın da bunu kabul edip ‘Kanada iş tecrübesi’ aramasından kurtulması gerekiyor.

Kanada’nın becerikli işçi eksikliği, yaşlanan nüfus, durma noktasına gelen doğum oranları gibi sebepler federal hükümetin bu konuda bir şey yapmasını zorunlu kılıyor.

Halihazırda yönetimdeki Conservative hükümet göçmenlik-karşıtı göçmenlik politikası yürütüyor ve bunun sonucu olarak geçici işçilerin Kanada vatandaşları ve göçmenlerine göre daha tercih edilmesine yol açıyor.

Kanada’da iş bulmak isteyen göçmen ve vatandaşların keyfi bir uygulama olan ‘Kanada iş tecrübesi’ dayatmasından kurtarılması ve bunun için federal hükümetin bir şeyler yapması lazım.

Hem de hemen.


Murat Kandemir, (Member of ICCRC), 22 Kasım 2013        

19 Kasım 2013 Salı

Quebec Artık Daha Az Göçmen Alacak

Kebek hükümeti son dönemlerde yapılan azınlıkların yerleşimi konusundaki ateşli tartışmalar sırasında göçmenlik planlarını açıkladı. İlerleyen yıllarda alınacak göçmen sayısı azaltılacak ve Fransızca dilinde iletişim yapabileceklerinden emin olunacak.

Eyalet Göçmenlik Bakanı Diane De Courcy bundan sonraki yıllarda göçmenlik sayılarının düşürüleceğinin planlandığını bizzat ifade etti.

Önceki Liberal hükümet göçmenlik sayısı tartışmalarından önce sayıları azaltmaya gitmişti.

Eyalet başkanı Pauline Marois 2012’de eyalete gelen 55.000 yeni göçmen sayısının fazla olduğunu düşünüyor. 2014 için hedef göçmen sayısı 49.000-52.500 arasında olacak. Sonraki yıl içinse 48.500-51.500 arasına çekilecek.

Eyalet  göçmenlik programını federal hükümetle yaptığı bir sözleşme uyarınca kendisi yürütüyor.

Liberal hükümet göçmenlik seviyesini yılda 50.000’e sabitlemeye karar verdi. Son yıllarda Quebec’e gelen göçmen sayısı 50.000’in üzerinde oldu.

Ekonomik ve demografik sebeplerle Kebek eyaleti gerçekten bu kadar göçmene ihtiyaç duyup duymadığını tartışıyor.

1951’de tüm Kanada nüfusunun yüzde 29’unu teşkil eden Kebek eyaleti 2011’de tüm nüfusun sadece yüzde 24’ünü temsil ediyor. Eyalet nüfus artış hızında birçok eyaletin de gerisinde kaldı.

Konuşma dili Fransızca olan eyalet önümüzdeki üç yıl içinde yeni göçmenlere verilecek Fransızca dil eğitimleri için ek 13.5 milyon dolarlık bir bütçe ayırdı.

Eyalet Başkanı De Courcy hükümetlerinin eyalet göçmenlik yasasında özellikle yeni gelecek göçmen seçimi kriteri konusunda değişiklik yapmak istediklerini ifade etti.

Eyalet gelecekteki göçmenlik hedefleri ve şartları konusunda yakında halka açık toplantılar düzenleyerek  kamuoyunun katkısını da isteyecek.


Murat Kandemir, (Member of ICCRC), 19 Kasım 2013

11 Kasım 2013 Pazartesi

Kenney İşverenlerden Önce Kanadalıları İşe Almayı Denemelerini İstedi

Kanada Geçici İşçi Programı (TFW) yeni reformlarla güncellenecek. Yeni değişikliklerin TFW programı ile yurtdışından Kanada’ya işçi getirmenin güçleşeceği düşünülüyor.

Kanada Eski Göçmenlik Bakanı ve şimdi Federal İş Bakanı Jason Kenney Calgray kentinde Ulusal Becerikli İşçi Göçü Konferansı’nda yaptığı basın toplantısında işçi arayan işverenlerin önce işsiz Kanadalılara iş vermelerini istedi.

Bakanın tavrı çok netti, “Şu an veya gelecekte hiçbir işverenin işsiz Kanadalıları işe aldıklarını söylemeden bana gelip geçici işçi programından (TFW) yararlanmak istediklerini duymak istemiyorum.”

Bakanlıkça onaylanan 200.000’i aşkın geçici işçi pozisyonunun yüzde 40’ndan fazlası Alberta’daki işverenler için verilmiş. Alberta’daki işverenler çiftlik, petrol ve hızlı yiyecek sektöründe işçi ihtiyacını dışarıdan karşılıyorlar. Geçen senelere göre daha fazla yabancı işçinin geçici olarak Kanada’ya geldiği geçici işçi programı son dönemlerde -bazı yönleri özellikle- oldukça eleştirilmişti.

Bu konuyla ilgili en çok konuşulan olay ise bir British Columbia Eyaletinde bir maden firmasının 201 Çinli işçiyi dışarıdan getirmesiydi. Firmanın işçi ararken sadece Mandarin dili konuşan madenci araması tepki çekmişti. Kamuoyunu etkileyen diğer önemli olay da Kanada’nın en büyük bankası RBC’nin teknik kısmındaki işçilerin işlerine son verilerek yerlerine Hindistan’dan geçici işçi getirilmesi olayıydı.

Çalıştıracak işçi bulamayan işverenler yüzünden ekonomik büyüme hızının düşmesini istemeyen Bakan Kenney işçi arayan firmaların aradıkları personeli önce Kanada içindeki işsizlerden seçmeleri gerektiğinin altını çizdi.

“Kanadalılar anlamıyorlar. Kendi yeğenleri, oğulları ya da kızlarının neden iş bulamadıklarını göremiyorlar ama dışarıdan birini getirmeyi çok istiyorlar”

Geçen aylarda federal hükümet istismar edilmesinin önüne geçebilmek için TFW programında bazı reformlara gitti. Yeni kurallara göre işverenler artık getirmek istedikleri işçilere piyasada geçerli ücret ödemek zorunda. Eskiden piyasa dışarıdan getirilen işçiye piyasa ücretinin yüzde 15 altında ödeme yapılabiliyordu. Diğer bir kuralda işverenlerden istenecek program başvuru ücreti oldu. Artık geçici işçi programından yararlanmak isteyen işverenler getirmek istediği işçilerin başvurularında gerekli olan LMO (işgücü pazarı fikri) belgesini ücret karşılığında alabilecek.

Bakan Kenney çalışmaların devam ettiğini belirterek geçen sene kaldırılan hızlandırılmış LMO sürecinin tekrar yürürlüğe konacağını da hatırlattı. Geçen sene kaldırılan ekspres LMO başvurusu yüksek beceri gerektiren işlerde işçi sıkıntısı yaşayan işverenler için tekrar uygulamaya konacak.

Bu sene federal hükümetin üzerinde çalıştığı konulardan birisi de EOI (expression of interest system) sistemi. Niyet beyanı sistemi olarak da adlandırabildiğimiz bu sistem işverenlerin iş becerileri ve tecrübeleri bir bilgi havuzunda toplanmış potansiyel göçmen işçi adaylarından istediklerini seçebilmeleri ve seçtikleri geçici işçilerin hızlıca ülkeye kabul edilmesini hedefliyor.

İşçi sıkıntısı çeken sektörlerin aradıkları nitelikli elemanı bulmalarını amaçlayan EOI sisteminin önümüzdeki yıl uygulamaya girmesi bekleniyor.  


Murat Kandemir, (Member of ICCRC), 11 Kasım 2013

5 Kasım 2013 Salı

Kanada’nın Çokkültürlülük Politikası

Kanada çokkültürlülüğü resmi bir politika olarak benimseye tek ülke. 70’lerde tanıtılan ve 1988 yılında Çok kültürlülük Kanunu ile federal bir kanun haline getirilen bu politika ile “Kanada’nın çokkültürlü yapısını zenginleştirmek ve tarihini korumak ve Kanada’nın ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasi hayatında tüm vatandaşların tam eşit olmasına çalışmaktır.” 

Kanada’nın çokkültürlülüğe bu kadar önem vermesinin altında yatan sebebin tek kültürlülük ve çift dillilik sorunları ile uğraşması gösterilir.

Kanada değişik kültürel öğelere sahip olması ve bu yapısını zenginleştirme çabası ile bir mozağiye benzetilebilir. Yani sadece İngilizce ve Fransızca konuşan iki grubun değil de yerlilerin, etnik, ırk ve diğer farklı din mensuplarının oluşturduğu göçmen topluluklarla birlikte mozaik bir Kanada.

İstatistikler Kanada’nın çok kültürlü yapısına şahitlik ediyor. Şu anda Kanada’da yaşayan 6.8 milyon göçmen Kanada dışında doğmuş ve bunların beşte biri etnik grup üyesi. 2012 yılında Kanada 257.000 göçmeni ülkeye kabul etmiş.

Kanada’da çokkültürlülük politikasının başarılı olup olmadığı konusunda hala tartışma var. Bu politikaya karşı çıkanların ortak fikri çok kültürlülüğün bir ülke içinde izole olmuş toplumları yarattığı görüşünde. Destekleyenler ise farklı dinamik etnik grupların Kanada’ya katkı yaptığı inancında. Bazıları da Kanada’nın belirlediği hedeflerine ulaşamamasının sebebinin çok kültürlülüğün hala federal düzeyde sahiplenen bir politika olduğu ve şehir ve kasabalar seviyesinde yapılması gerekenin çok olduğu görüşünde.

Kanada Çalışmaları Derneği’nin (ACS) düzenlediği bir anket ilginç bilgiler verdi. 40. yılına giren Kanada çokkültürlülük politikası ankete katılanların çoğunluğu tarafından destekleniyor. Katılımcıların yüzde 45’i Kanada’ya gelen göçmenlerin kendi gelenek ve göreneklerini unutmaları ve yaşayan ana kültüre ayak uydurmaları gerektiğini düşünüyor.

Vancouver Adası Çok kültürlü Toplum Derneği (CVIMS) 84 farklı ülkeden gelen ve toplamda 65 farklı dili konuşan 980 yeni göçmene entegrasyon konusunda yardımcı olmuş. CVIMS’nin entegrasyon, yerleşim, dil kursları (ESL), istihdam hizmetleri ve çocuk programları gibi çeşitli programları yürütüyor.

CVIMS gibi büyük sivil toplum kuruluşları kendi bölgelerinde göçmenlere özel programlar yürütüyorlar. Özellikle ülkeye yeni gelen göçmenler için dil programlarından çocuk bakım hizmetlerine kadar birçok alanda destek vermeye devam ediyorlar.

Kanada’da her etnik grubun bir sivil toplum kuruluşu olduğunu söylemek mümkün. Kanada devleti ve diğer bazı kurum ve kuruluşların finanse ettiği bu kurumlar aracılığıyla Kanada’da çok kültürlülük politikası yaşanıyor ve yaşatılıyor.

Kültürel çeşitliliğin bir göstergesi olan dernekler ülkede ırkçılıkla ve ayrımcılıkla mücadelede önemli misyon yükleniyorlar. Tüm etnik ve kültürel gruplar kendi kültür yapısıyla aslında büyük Kanada toplumuna da katkıda bulunmuş oluyorlar. 

Kişiler kendi öz kültürünü unutmadan Kanada’da yaşayabilir ve ülkenin tüm yasalarına saygı göstererek Kanada’ya tam entegre olabilir. Bugün kim tam anlamıyla Kanadalı ki? Sonuçta hepimiz dışarıdan gelmedik mi?


Murat Kandemir, (Member of ICCRC), 5 Kasım 2013  

4 Kasım 2013 Pazartesi

2014 Kanada Göçmenlik Programı Planları

Kanada Vatandaşlık ve Göçmenlik Bakanı Chris Alexander 28 Ekim’de ekonomik büyümeyi hızlandıracak ve Kanada’yı daha başarıya götürecek 2014 yılı göçmenlik planını açıkladı ve istatistik bilgisi verdi.

Ekonomik büyümenin sağlanmasının hükümetlerinin önceliği olduğunu belirten bakan Kanada’nın dünyadaki en iyi ve parlak göçmenleri ülkeye çekme yarışında olduğunu ifade etti.

Parlamento’ya Göçmenlik Yıllık Raporu’nu sunduklarını hatırlatan bakan Alexander 2014 yılında 240.000 ila 265.000 arasında göçmen almayı umduklarını ve özellikle Kanada Tecrübe Sınıfı (CEC) ve Eyalet Aday Programı (PNP) kapsamında alınacak göçmen sayısında da rekor artış beklediklerini sözlerine ekledi.

İş arayan Kanadalılara iş fırsatlarının öncelikle sunulacağını ve bölgesel iş gücü sıkıntısının etkin bir şekilde giderilmesi için çalışacaklarını da belirten bakan 2014 yılında ekonomik göçmenlik programının yüzde 63 oranına ulaşacağı ve kalan yüzde 37 rakamının da aile sınıfı, mülteciler ve diğer sınıflardan oluşacağına da değindi.

2014 yılında ekonomik sınıftan kabul edilecek göçmen sayısı 164.500 olarak hedeflenirken aile sınıfından Kanada’ya gelecek göçmen sayısı 68.000 olarak ön görülüyor. Mülteci ve diğer sınıflarda ise 28.400 kişinin göçmen olması planlanıyor.

Kanada Vatandaşlık ve Göçmenlik Bakanlığı (CIC) aynı zamanda dosya işlem ve bekleme süreleri konusunda da çalışma yapıyor. Bakanlık göçmenlik başvuru sisteminin daha etkin hale getirilmesi ve bekleme sürelerinin kısaltılması çalışmaları yapıyor.

Her yaz olduğu gibi bu yaz da CIC eyalet, bölge ve sektör temsilcileriyle çeşitli toplantılar yaparak göçmenlik planını birlikte hazırladı. CIC bu yaz 21 Haziran – 31 Ağustos 2013 arasında göçmenlik planı hakkında 4.700 görüş ve yorum aldı.

İlk kez 2008 yılında uygulamaya konan CEC programında 2014 yılında 15.000 kişinin göçmen olması  bekleniyor.

CEC programından minimum dil gereksinimini sağlayan ve Kanada’da en az bir yıl beceri gerektiren bir işte çalışmış olan kişiler CEC programı altında daimi göçmen olabiliyorlar. CEC programına başvurabilenlerin içinde Kanada’da okuyan uluslararası öğrenciler ve geçici olarak çalışan yabancı işçiler var.

CEC programı çok popüler oldu. Öyle ki şu ana kadar 25.000 kişi bu program sayesinde Kanada’da daimi göçmen olarak hayatlarına devam ediyorlar.

PNP başvurularında da artış bekleniyor. Kanada 2014 yılında 44.500 – 47.00 arasında göçmen bekliyor. Bu şu ana kadarki en yüksek rakamı temsil ediyor.
PNP programı lokal ekonomiler için önem arz ediyor. Bu program sayesinde eyalet ve bölgeler ihtiyacını hissettiği kişileri aday göstererek onların bölgelerinde daimi olarak yaşamasını sağlıyorlar. Bu sayede eyaletlerde iş gelişmesi sağlanıyor, işçi ihtiyacı karşılanıyor ve yeni istihdam alanları açılıyor.

Kanada’nın en büyük ikinci ekonomik göçmenlik programı olan PNP’den tüm eyaletler yararlanmaya çalışıyor. 2000 yılında sadece 1.250 kişinin göçmen olarak kabul edildiği PNP hızla büyüdü ve 2012 yılında 41.000 kişi daimi göçmen oldu. PNP’nin bir diğer özelliği de bu programdan kabul edilen göçmenlerin yarısının en çok göçmen giden Toronto, Montreal ve Vancouver şehirlerinin dışına gitmeleriydi.

PNP programı hükümetin sahiplendiği ve diğer eyaletlerle birlikte geliştirmek istediği bir göçmenlik progamı olarak devam edecek.

Nunavut hariç tüm eyalet ve bölgelerin kendine özel PNP programları bulunuyor.

2015 yılında başlamak üzere EOI (Expression of Interest) sistemine geçilecek. Bu Kanada’da başarı şansı yüksek olan ve sahip olduğu iş becerilerinin Kanada’da ihtiyacının hissedildiği kişileri hızlıca Kanada’ya kabul edecek bir sistem olarak planlandı. Niyet beyanı ile en uygun adaylar ilk günden belirlenecek.

Niyet beyanı sistemi (EOI) iki aşamadan oluşacak. Kanada’ya göç etmek isteyen göçmen adayı elektronik ortamda iş beceri ve tecrübelerini bildirecek. Belli bir uygunluk kriterini sağlayan adaylar ‘niyet beyanı’ almış olarak bir havuzda toplanacak. CIC daha sonra bu adayların içinden en iyisini belirleyecek ve onları vize almaları için davet edecek. Sahip olduğu iş becerileri Kanada’da arzu edilen kişiler havuzda duracak ve ona göre vize alabilecekler. Böylelikle başvuru bekleme süresinin de makul düzeye indirileceği düşünülüyor.

EOI sistemi teorik olarak böyle işleyecek. CIC tarafından bu konuyla ilgili olarak 2015 yılına kadar daha fazla bilgi sunulacak. Detayları o zaman göreceğiz.      


Murat Kandemir, (Member of ICCRC), 4 Kasım 2013      

1 Kasım 2013 Cuma

Kanada’nın Kalifiye İşçi Sorunu

Düşen doğum oranı yüzünden istediği nüfus artışını yakalayamayan Kanada ihtiyacını hissettiği nitelikli elemanı nasıl bulacak?

Kanada Vatandaşlık ve Göçmenlik Bakanı Chris Alexander’ın geçen ay Vancouver’de bir toplantıda küçük bir guruba yaptığı konuşmasında Kanada’nın doğum oranının düştüğünü ve nüfusun artık yeteri kadar çalışacak iş gücüne sahip olmadığını söyleyerek göçmenliğin Kanada ekonomisindeki önemine dikkat çekti.

“Vancouver’de size göçmenliğin Kanada’nın en önemli politikası olduğunu söylememe gerek yok. Bu ekonomimizin geleceği sorunu”  

Kanada doğum oranları diğer gelişmiş ülkelerde olduğu gibi hızla düşüyor. Kanada İstatistik Enstitüsü’nün verilerine göre 2011’de doğum oranı kadın başına 1.61’e düşmüş. İstatistik uzmanları bir toplumun kendi nüfusunu sürdürebilmesi için kadın başına en az 2.1 doğum oranı olması gerektiğini belirtiyorlar.  

Kanada 2.1 doğum oranına 70’li yıllardan beri hiç ulaşamadı. Yani oran çok tehlikeli düzeyde.

Uluslararası ticaret, altyapı inşaat, enerji ve diğer doğal gaz gibi ağır işgücü gerektiren endüstriler odaklı ekonomisi ile Kanada eksikliğini hissettiği iş gücünü temin edecek bir göçmenlik sistemine şiddetle ihtiyaç duyuyor.

Bakanın da teyit ettiği gibi Kanada ekonomisinin talep ettiği iş gücünü karşılayacak kadar insana sahip değil. Yurtdışından gelerek işgücüne katılmak isteyen ve Kanada toplumuna adapte olmak isteyen kişilere ihtiyaç var.

Bakan Chris Alexander’e göre çözüm işverenlerden geçiyor. Kanada federal göçmenlik politikası ile arzu ettiği işçileri buraya getirecekse bu işçi isteyenlerin ne tür kalifiye işçilere ihtiyacı olduğundan emin olması ile mümkün olacaktır.

Kanada göçmenlik programları –özellikle federal nitelikli eleman programı (FSW)– birçok düzenlemeden geçti ve artık eskiye oranla daha da zorlaştırılmış durumda. Zorlaştırılmasının kendi içinde tutarlı sebepleri olabilir. Mesela puan sisteminin uygulandığı FSW’de eskiden adaylar İngilizce/Fransızca dilbilgisi olmasa da minimum olan 67 puana ulaştığında göçmenlik başvurusu yapabiliyorlardı. Şimdi ise adaylar hem İngilizce’den minimum seviye de puan almak hem de dil seviyesini belgelemek durumunda.

Bir taraftan katılaştırılmış ve çok seçici bir göçmenlik programı diğer taraftan Kanada’nın bazı endüstrilerde kalifiye eleman açlığını fazlasıyla hissetmesi. Bu nasıl bir çelişki?

İşçi ihtiyacı var diye göçmenlik programlarını esnek haline getirilemiyor. Kanada’da bazı firmaların yurtiçinde Kanada vatandaşı veya göçmeni işçi arayışına gitmeden yurtdışından eleman getirmesi ve bazı Kanada vatandaşlarının işinden olması yüzünden Kanada Göçmenlik Bakanlığı’nın başı ağrımıştı.

Bakanlık açıklama yapmak zorunda kalmıştı. Yurtiçinde işçi arayan Kanadalı firmalar önce Kanada’da işçi arayacaklar.    

Kanada bu terazinin kefelerini nasıl düzene koyacak? İşçi isteyen Kanadalı işverenlerin sıkıntısını giderecek ve aynı zamanda Kanada’da çalışan kişilerin yurtdışından getirilen işçiler yüzünden işini kaybetmemesini nasıl sağlayacak?

Önemli sorunlar bunlar.

Kanada Göçmenlik Bakanlığı konu ile ilgili çalışıyor. Geçici ve daimi işçi konusunu yakından takip edeceğiz.  


Murat Kandemir, (Member of ICCRC) 1 Kasım 2013