Ülkeye daha çok yabancı öğrenci çekmek isteyen
Kanada bu konuda daha fazlasını yapmak zorunda. Kanada uluslararası öğrencileri
desteklemek için gerekli kaynakları sunmalı ve ülkelerinden uzakta Kanada’da
okumak isteyen ve bunun için yüksekokul veya üniversitelerde hatırı sayılır
miktarda para harcayan öğrencilere karşı daha fazla sorumluluğu yüklenmeli.
Küreselleşme ile birlikte dünyadaki tüm
üniversiteler öğrenci kapma yarışına girmiş durumdalar. Bu durum Kanada’nın
göçmenlik stratejisini ve uluslararası öğrenci çekmek konusundaki girişimlerinin
dayanağını oluşturmuştur.
2.Dünya Savaşından sonra 1946-1962 arasında doğmuş
olan ve “baby boomers” olarak adlandırılan kişilerin yakında emekli olacağını
da hesaplarsak ülkede acil nitelikli eleman ihtiyacı olduğunu ve gelecekte de
bu ihtiyacın devam edeceğini söylemek yerinde olacaktır.
Kanada’da okuyan uluslararası öğrencileri mezun
olmalarından sonra alıştıkları ülkede tutmak ekonomi için eşsiz bir fırsattır.
Peki hükümet uluslararası öğrencilere göçmenlik
planlarında hak ettiği yeri veriyor mu? Kanada Vatandaşlık ve Göçmenlik
Bakanlığı’na (CIC) göre hükümetin göçmenlik alımlarında en öncelikli amacı ülkede
hem ekonomik hem de kültürel entegrasyon konusunda başarı olabilecek kalifiye
kişileri ülkeye çekmek. Nitelikli göçmenlerin ülkeye gelmesi ekonomik büyümeye
olumlu katkı yapıyor ve küresel yarışta ülkeyi daha refah bir toplum haline
getiriyor.
Kanada’da okuyan uluslararası öğrenciler eğitimleri
süresince Kanada toplumuna entegre olacakları için Kanada’nın geleceği açısından
çok uygun bir kitleyi temsil ediyorlar.
Uluslararası öğrencilerin Kanada’nın büyümesindeki
rolünü aslında iyi bilen göçmenlik bakanlığı Kanada göçmenlik sistemini öğrencilerin
ihtiyaçlarına göre düzenlemiş ve diğer ülkelerin göçmenlik politikalarına göre
daha belirgin hale getirmiştir.
Bunun en belirgin örneği uluslararası öğrencilere
verilen okuma, çalışma ve daha sonra mezunlara özel verilen daimi ikamet sahibi
olma hakkıdır.
Uluslararası öğrenciler çalışma izni olmaksızın
haftada en fazla 20 saatlik süre için kampüs içi ve dışında çalışma hakkına
sahiptirler. Okulunu bitiren öğrenciler aynı zamanda mezuniyet sonrası çalışma
iznine (PGWP) başvurabilirler. Üç yıl için sektör kısıtlaması olmaksızın
verilen bu çalışma izni ile yeni mezun öğrenciler yine herhangi bir sektörde
istedikleri işveren için çalışabilirler.
Yüksek lisans veya doktora öğrenimi yapan uluslararası
öğrenciler mezun olduktan sonra uygun oldukları takdirde eyalet aday
programlarından da daimi ikamet başvurusu yapabilirler.
Kanada üniversiteleri teknoloji ve bilim alanında en
iyi ve parlak öğrencileri elde etme ve bu öğrencileri özellikle rakipleri olan
ABD ve İngiltere’deki okullara kaptırmak istememektedirler.
Uluslararası öğrencilerin Kanada için olağan üstü
miktarda gelir anlamına da geldiğini unutmayalım.
Kanada Dış İşleri ve Uluslararası Ticaret
Bakanlığı tarafından yayınlanan bir rapora göre 2010 yılında uluslararası öğrencilerin
Kanada’da okul parası, kalacak yer ve diğer kalemler için harcadığı para 7.7
milyar doları aştı. 2008 yılında bu rakam 6.5 milyar dolardı.
Ülkeye katkısı olan 6.9 milyar dolarlık bu gelir
büyüklüğü Kanada’da okuyan 218.200 uluslararası öğrenci sayesinde mümkün oldu.
Rapor aynı zamanda Kanada’da okuyan uluslararası öğrencilerin
harcadığı para miktarının Kanada’nın alüminyum (6 milyar dolar), helikopter ve
uçak (6.9 milyar dolar) ihracatları rakamlarından daha fazla olduğunu ortaya
çıkardı.
11 Eylül’den sonra ABD’nin geleneksel uluslararası
öğrencilere açık kapı politikası kaldırıldı ve göçmenlik politikaları ülkedeki sıkı
güvenlik, daha sıkı sınır geçişi ve vize
uygulamalarından nasibini aldı.
2013 Uluslararası Öğrenci Trendleri raporuna göre
ABD kendi göçmenlik ve vize politikalarını iyileştirmede oldukça yavaş kaldı.
Tüm bunlara rağmen prestijli üniversiteleri bünyesinde barındıran ABD uluslararası
öğrencilerin en çok gitmek istediği ülkelerin başında yer alıyor.
Kanada’nın öğrencileri daimi ikamet şansına
götürecek liberal yolların aksine ABD’de akademik programlarda okuyan F-1
öğrenci vize sahibi öğrenciler sadece seçmeli uygulamalı eğitim programı
kapsamında okudukları alanda çalışma tecrübesi elde edebiliyorlar.
Öğrenciler bu programa bir akademik yılı bitirdikten
sonra başvurabiliyor ve programları süresince ya da mezuniyet sonrasında sadece
12 aylık bir uygulama eğitimi kazanabiliyorlar. Bilim, teknoloji, mühendislik
ve matematik alanlarında okuyan öğrencilere istisna yapılıyor ve H-1B vize
alarak ABD’de altı yıla kadar çalışma hakkı elde edebiliyorlar. Tabi
öğrencilere iş teklifi verecek bir işverenin olması ve göçmenlik ofisine öğrenci
için istekte yapması gerektiğini de hemen ekleyelim.
İngiltere’ye baktığımızda ülkenin uluslararası öğrenciler
üzerinde sıkı vize kısıtlamaları koyduğunu görürüz. Üniversiteler Fon Çevresi
raporuna göre 2013-2014 akademik yılında Birleşik Krallık’a öğrenci göçmenliği
ve öğrenci vize başvuruları reformları yürürlüğe girecek.
Reformlara sıkı İngilizce dil becerileri
gerekliliği ve öğrencinin göçmenlik, eğitim geçmişi ve maddi durumu konularında
görüşmeler yapılması gibi öğeler de dahil. Hükümet aynı zamanda mezun öğrencilere
verilen çalışma iznini kaldırdı. Bu kurallar AB üyesi olmayan ülkelerden
öğrencilerin İngiltere’ye okumak için gitmelerini zorlaştıracak.
Bu tür politikalar öğrencileri daimi ikamet sahibi
olma ve iş bulma şanslarından mahrum ediyor ve özellikle Hindistan, Pakistan ve
Suudi Arabistan gibi ülkelerden öğrenci gelmesini engelliyor.
İşte Kanada’nın öğrenci politikası farkı burada
ortaya çıkıyor. Kanada üniversiteleri 2011’deki 240.000 yabancı öğrenci
sayısını 2022’ye kadar 450.000’e çıkarmanın hesaplarını yapıyor.
Uluslararası öğrenci sektöründen hak ettiği payı
almak isteyen Kanada’nın organizasyonel mekanizmaları buna imkan verecek
şekilde evrimleşmesi gerekiyor.
Tabi burada Kanada yüksekokul ve üniversitelerinin
de hedef öğrenci kitleleri çekebilecek rekabetçi lisans ve lisans üstü programlar
geliştirmesi gerektiği ve kurumsal olarak öğrencilere fakülte, araştırma fonu,
kütüphane, öğrenci hizmetleri ve burs gibi hizmetleri sunma zorunluluğu ortaya
çıkıyor. Uluslararası öğrencileri sonuna kadar destekleyen kaynakları sunulmadan
göçmenlik politikaları nasıl etkin oluşturulabilir ki?
Kanada ulusal menfaatleri gereği yabancı
öğrencilere nitelikli eleman sıkıntısına çare olarak bakıyor ve onları mezun
olduktan sonra ülkede tutmanın yollarını arıyor. Bunun için göçmenlik
politikalarını ona göre belirliyor. Bunun sonucu olarak da beyin göçü sorunu
yaşamıyor.
Okuyan ve kültüre adapte olan öğrencilere önem
veren ve göçmenlik politikalarında yer veren Kanada diğer gelişmiş ülkelerin
yapmak zorunda olduğunu yapıyor. İyi de yapıyor.
Murat Kandemir, 30 Nisan 2014
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder