Olay Macaristan’ın HVG magazin
dergisinde yayınlanan ve Viyana havalimanında Avusturya Havayolları ve Kanada
Vatandaşlık ve Göçmenlik Bakanlığı (CIC) tarafından Eva olarak adı geçen Macar akademisyenini
Viyana’dan Toronto’ya giden uçağa bindirmediği haberi sonrası ortaya çıktı.
Bir ırk ayrımcılığı hikayesi
olarak yer alan habere göre Roman nesilleri ve farklı insan grupları üzerinde
bir çalışma yapan akademisyen Eva, Kanada’ya saha araştırması yapmaya karar
verir. Kanada’ya gitmek üzere 8 Nisan’da Viyana havalimanına geçerli AB
pasaportu ve uçak biletiyle gelir.
Schwechat havalimanındaki
Avusturya Havayolları görevlisi Kanada’ya gitmek iseyen Eva’yı sorgulamaya
başlar. Eva’yı sorgulayan görevliler durumu telefonla CIC’ye bildirirler.
Eva’ya davetiye gönderen Kanadalılara ulaşılmaya çalışılır ve CIC davetiyeyi
gönderenlere ulaşamadığını belirtir. HVG dergisine konuşan davetiye sahipleri
CIC’den kendilerine herhangi bir telefon gelmediğini iddia eder.
Eva, CIC görevlilerine ve
Avusturya Havayolları yetkililerine akademisyen olduğunu ve bunu doğrulayacak
durumda olduğunda ısrar eder. Kızı sanatçı kocası da müzisyendir ve kendisine
neden bir şüpheli olarak davranılmakta anlayamamaktadır.
Avusturya Havayolları Eva’nın
uçağa binmesine CIC’nin engellediğini belirtti. CIC ayrıca yaptığı bir
açıklamada son kararın havayolları şirketine ait olduğunu kaydetti. Toronto’ya
giden uçağa binmesine izin verilmeyen Eva Macaristan’a dönmek zorunda kaldı.
Olaydan sonra HVG’ye konuşan Eva
“Daha önce hiç bu kadar aşağılanmamıştırm” dedi.
Havalimanından zorunlu olarak ayrıldıktan
sonra Viyana’daki Kanada Elçiliği’ne giden Eva’ya göçmenlik başvurusu yapması
tavsiyesi verildi. Göçmenlik başvurusu yapma gibi bir niyeti olmayan Eva
araştırmasını yürütmek için sadece üç haftalığına Kanada’ya gitmek istemişti. Eva,
Avusturya Havayolları’na daha önce Roman vatandaşlarını Kanada’ya yasadışı
olarak götürdüğü sebebiyle CIC tarfafından ceza verildiğini o yüzden de tüm havayolu
firmalarının daha fazla ceza yememek için ekstra dikkat gösterdiklerini
öğrendi. Tabi bu durum, burada da olduğu gibi, ırk ayrımcılığının ortaya
çıkmasına sebep oluyor.
CIC ile iletişime geçen HVG’ye
Viyana’da olan olayın yasal olduğu belirtildi. CIC’nin yasadışı göçmenlikle
savaştığının altı özellikle çizildi. Toronto’daki Macaristan Konsolosluğu’da irtibata
geçen dergiye davetiye mektubu ve diğer kalacak yer ispatının önemine vurgu
yaparak daha fazla bilgi vermekten çekindi.
Eva Avusturya Havayolları’na dava
açmaya hazırlanıyor.
Macaristan’dan AB pasaportu ile
vizesiz olarak gelen Macarların önemli bir kısmı Kanada’ya Roman oldukları
gerekçesiyle iltica ediyorlardı. Uzun bir süre devam eden bu durum karşısında
CIC önce Macaristan’a vize uygulaması koydu daha sonra da Macaristan’ı güvenli
ülkeler listesine (DCO) ekleyerek vize uygulamasını kaldırmıştı. Uzun yıllar
yapılan mülteci başvuruları sonrasında her Macar vatandaşa potansiyel Roman
mültecisi olarak bakılmaya başlanmıştı. Burada görüldüğü üzere bu önyargının
bedelini tüm Macar vatandaşları ödemeye devam ediyor.
Kısacası “adın çıkıcağına canın
çıksın”.
Murat Kandemir, 18 Mayıs
2015
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder