Kanada mülteci sistemi eski hükümetin
Ekim 2015’de yerini liberal hükümete bırakmasıyla değişikliğe uğradı.
Kanada Mülteci Avukatları Derneği
başkanı Mitchell Goldberg bu değişikliğin en önemli kanıtının Kanada’nın Şubat
sonuna kadar getirmeyi hedeflediği 25.000 mülteci sayısı olduğunu düşünüyor.
Önceki hükümet Suriye iç savaşı
başladığından bu yana sadece 3.000 mülteciye kucak açmışken 19 Ekim 2015
federal genel seçimleri sonrasında göreve gelen yeni liberal hükümetin kabul
ettiği mülteci sayısıyla mülteci konusunda büyük bir değişikliğin olduğu
ortada.
Kanada mülteci sistemi iki kısımdan
oluşuyor.
Birinci kısım olan Mülteci ve Şevkat
Temellerinde Yerleşim Programı’nda (Refugee and Humanitarian Resettlement
Program) Kanadalı yetkililer dünyanın çeşitli bölgelerindeki mülteci kamplarını
dolaşır ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK-UNHCR)
referanslı mültecileri Kanada’ya yerleştirmek için seçer. Kanada federal
kanunları uyarınca seçilen tüm mülteciler sağlık, suç ve güvenlik ile ilgili
olarak özel bir incelemeden geçirilirler.
Diğer taraftan Kanada içi siyasi sığınma
programı (In-Canada Asylum Program) ise kendi başlarına Kanada’ya ulaşan ve
siyasi sığınma talebinde bulunarak devlet korunması isteyenlerin
başvurabileceği bir program olarak yürürlükte bulunuyor. Siyası sığınmacılar
Kanada içinde başvurularını yapıyorlar ve siyasi iddialarının dinlendiği
duruşmalarda ülkelerinde iyi temellendirilmiş eziyet ya da kötü muameleye
uğrayacakları ya da işkence veya kötü muameleye maruz kalacaklarını ispat
etmeye çalışıyorlar.
Aralık 2012’de bir önceki Muhafazakar
hükümetin başbakanı Stephen Harper mülteci sistemini daha da sıkı hale getiren
bir dizi düzenlemeler getirmiş ve bu Kanada içi siyasi sığınma başvuru
sistemini başvuranlar açısından daha da zor hale getirmişti.
Mülteci hakları konusunda çalışmalar
yapan sivil toplum örgütü olan Kanada Mülteciler Konseyi’ne (Canadian Councill
for Refugees) göre Kanada, 2014 yılında ülke içinde siyasi sığınma başvurusu
yapan 22.220 mülteciyi kabul etti.
Muhafazakar hükümetin yaptığı tüm
değişikliklere dokunuluyor.
Goldberg’e göre yeni Liberal hükümetin
başbakanı Justin Trudeau, Kanada’ya ailesiyle birlikte kendi başlarına gelen ve
siyasi sığınma başvurusu yapan göçmenler için bazı pozitif adımlar attı.
Bunlarda birincisi muhafazakar partinin
güvenli ülkelerden gelenlerin siyasi sığınma duruşmalarında ret kararının
temyiz edilememesi kararıydı. Bu adım federal mahkemeye götürüldü ve hakim bu
uygulamayı ayrımcı olduğu gerekçesiyle anayasaya aykırı buldu. Hakimin kararına
göre insanlara geldiği ülkelere göre ayrımcılık yapılamaz ve beklenildiği üzere
önceki muhafazakar hükümet bu karara karşı temyiz başvurusunda bulundu.
Yeni liberal hükümet ise 2015’in Aralık
ayında eski hükümetin yaptığı temyiz başvurusundan vazgeçeceğini ilan etti. Bu
şu anlama geliyor. Federal mahkemenin verdiği karar geçerlidir ve kimse geldiği
ülkeye göre ayrımcılığa maruz bırakılamaz. Diğer bir deyişle eski hükümetin
yarattığı güvenli ülkelerden (DCO) gelenler diğerleriyle birlikte ilk iltica
davalarını kaybettiklerinde Mülteci Temyiz Şubesi’ne (Refugee Appeals Division)
başvurma hakkına sahip olacak.
Bu, ilk iltica davasını kaybeden ve DCO
ülkelerinden gelen siyasi sığınmacılar için herkes gibi temyiz başvurusu yapma
hakkı demektir.
Bununla yetinmeyen liberaller önceki
muhafazakar hükümetin sığınmacı başvurusunda bulunanların sağlık harcamalarını
karşılamama kararının federal mahkemede bozulması sonrasında yaptığı temyiz
başvurusunu da geri çektiler. Federal mahkeme muhafazakar hükümetin
sığınmacıların sağlık harcamalarını karşılamama kararını anayasaya aykırı
bulmuş ve Harper hükümeti bu kararı temyiz başvurusunda bulunmuştu.
Başbakan Trudeau, Göçmenlik, Mülteciler
ve Vatandaşlık Bakanı John McCallum’a yazdığı mektubunda önceki muhafazakar
partisininkinden farklı olan 12 göçmenlik politikası önceliğinden bahsetmişti.
Kamuoyunda oldukça tartışılan 12
önceliğin belki de en çok konuşulanı liberal partinin Şubat 2016’ya kadar
Kanada’ya 25.000 Suriyeli mültecinin yerleştirilmesi vaadiydi. 14 Ocak
itibariyle 10.790 Suriyeli Kanada’ya yerleştirilmiş bulunuyor. Mülteciler
hükümetin organize ettiği uçaklarla Ürdün ve Lübnan’dan geltirildiler.
Gelen mültecilerin çoğunluğu bireyler ve
çeşitli sivil toplum örgütleri tarafından özel olarak sponsor edilen mülteci
programı aracılığıyla Kanada’ya yerleştirildi. Diğer mülteciler bizzat devletin
sponsorluğunda ülkeye getirilirken IRCC yetkilileri devletin sponsorluğuyla
gelenlerin sayısının giderek artacağını belirtiyorlar.
IRCC’tan yapılan bir açıklamaya göre
Şubat’tan sonra mülteci alımına devam edilecek ve hükümetin hedefi olan 25.000
Suriyelinin ülkeye yerleştirilmesi tamamlanacak.
Hükümetin ikinci önceliği aile büyükleri
sponsor programında (PGP) kabul edilecek başvuru kotasını 5.000’den 10.000’e
çıkarmaktı. 4 Ocak 2016’da açılan PGP programı sadece üç gün sonra 7 Ocak’ta
başvuru kota sayısına ulaşması sebebiyle kapandı. Toplamda tam ve eksiksiz
yapılan 14.000 başvuru aldığını açıklayan IRCC bu başvuruların 5.000 yerine
10.000 tanesini sırasına göre kabul edecek ve sonuçlandıracak.
Liberal hükümetin diğer seçim
vaatlerinden birisi de her türlü sponsorluk, vatandaşlık ve vize başvurularının
işlem süresini kısaltmaktı. IRCC’den yapılan bir açıklamada bakanlığın bir network
otomasyonu kurulması da dahil olmak üzere başvuruları hızlı sonuçlandırılmasına
imkan verecek yeni önlemler üzerine yoğunlaştığı ve bununla ilgili ilerleyen
aylarda açıklama yapılacağının altı çizildi.
Göçmenlik, Mülteciler ve Vatandaşlık
Bakanı McCallum önceki hükümet tarafından askıya alınan federal sağlık
programının (IFH) mültecilerin sağlık masraflarını karşılamama uygulamasını
iptal etti. Artık eskiden olduğu gibi IFH programı sayesinde mültecilerin ve
sığınma başvurusunda bulunanların temel sağlık giderleri federal devletçe
karşılanacak.
Geçen sene Aralık ayında konuyla ilgili
açıklama yapan McCallum hükümetin IFH programının mültecilerin kullanımına
açılması için çalışma yaptıklarını doğrulamıştı.
McCallum ayrıca güvenli ülkeleri
belirleyecek uzman bir insan hakları kurulu oluşturma ve bu ülkelerden gelerek yaptıkları
siyasi sığınma başvuruları davalarını kaybeden sığınmacılara temyiz hakkı sunma
çalışmasını başlattı. Buradaki tüm amaç davalarını kaybeden ve Kanada
hükümetinin güvenli saydığı ülkelerden gelen mültecilerin temyiz hakkına
erişmelerini sağlamak.
IRCC görevlileri yurt dışından işçi
getirmek isteyen işverenlerin getirtmek istedikleri her bir yabancı işçi için aldıkları
iş gücü pazarı etki değerlendirmesi raporunun (LMIA) 1000 dolarlık ücretini
bakıcı programı için iptal etti. 1.000 dolarlık program başvuru ücretinin iptal
edilmesiyle Kanadalı aileler fiziksel veya zihinsel engelli aile üyelerine daha
kolay bakıcı bulabilecek.
Bakan aynı zamana ticari amaçlı ziyaret
edecek kişiler gibi düşük riskli seyahat edenlerin ülkeye girişlerini daha da
kolaylaştırmayı ve Meksika’ya vizeyi kaldırmayı da düşünüyor. Meksika ile
görüşmelerin başladığını belirten bakan vizelerin kaldırılmasını iki ülkenin de
yararına olduğunu düşünüyor.
IRCC, Kanada’da okuyan yabancı öğrencilere
göçmenlik başvurunda verilen ek puan uygulamasını tekrar başlatacak. Ayrıca yeni
Kanada vatandaşı olacaklara imzalatılan Kanada’da yaşama taahhüdü pratiğini de
iptal etme çalışmaları başlatıldı.
Liberal hükümet seçim vaatlerinden olan
ve önceki hükümetçe 19’e düşürülen çocuk yaşını tekrar 22’ye çıkarmayı ve daha
önce konulan geçici ikamet izni uygulamasını revize etmeyi de kararlaştırdı.
Görüldüğü gibi Liberaller önceki
muhafazakar hükümetin göçmenlik ve iltica politikalarında oldukça değişiklik
yapıyorlar. Bazı değişiklikler derhal yürürlüğe konmuşken yukarda bahsi geçen
ve seçim vaatlerinde belirtilen fakat yönetmelik değişikliği gerektiren birçok
revizyonda önümüzdeki günlerde uygulamaya konacak.
Liberaller muhafazakar göçmenlik
politikalarının izini siliyor.
Murat Kandemir, 8 Şubat 2016
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder