Avrupa Birliği’nden çıkmak isteyenler
yapılacak referandumla birlikten çıkarak ülkenin kontrolünü kendi ellerine
alacaklarına inanıyor.
AB’den ayrılma konusunda İngilizler
kararsız. AB referandumunda seçmenlerin tercihini ekonominin belirleyeceği dile
getirilirken AB’den çıkmak isteyen hayırcılar ‘Türkiye korkusu’ propagandası
yapıyor.
23 Haziran’da AB referandumunda oy
kullanacak olan İngilizler sınır kontrolleri, kendi kanunlarını yapabilme
yeteneği ve yüksek AB üyelik ücretleri üzerine tekrar düşünecekler ve ona göre
kararlarını verecekler. Üyelikten çıkmanın Ada için ne anlama geleceği üzerine
araştırmalar ve tartışmalar devam ediyor.
AB’den ayrılmanın ekonomi üzerine etkisi
‘Brexit’ olarak ifade ediliyor. Üyelikten çıkmanın İngiltere’deki Avrupalı
firmalar ve çalışanları, uluslararası eğitim endüstrisi, tarım ve çevre gibi
alanlarda AB standartlarının yürürlükten kalkmasının muhtemel sonuçları en çok
tartışmaların yaşandığı konular.
Referandumla AB’den ayrılmak
isteyenlerin şu sıralar kullandığı argüman ise Türkiye’nin siyasi birliğe
katılma isteği ve AB bölgesinde vizesiz seyahat hakkı.
David Cameron’da aynı Angela Merkel gibi
Türkiye’nin AB’ye katılmasını destekliyor. Fakat bir taraftan yayınlanan bir AB
raporu Türkiye’nin AB bölgesi için vizesiz seyahat hakkı almasının Avrupa’yı
terörizm riskini arttıracağı uyarısı yapıyor. Ve buda bazılarına göre Ada’nın
AB üyeliğini tehlikeye atıyor.
78 milyon Türk vatandaşının Şengen
bölgesine 90 güne kadar vizesiz seyahat etme hakkı iki Haziran ayı gibi
yürürlüğe girecek. Bir sonraki adım olan Türkiye’nin AB üyesi olması sonrasında
ise yeni bir sayfa açılacak ve İngiltere’de yaşama hakkı elde edecekler.
Birleşik Krallığın AB’den ayrılması
gerektiğine inanlara göre Türkiye İran, Irak ve Suriye ile sınır paylaşan ve
hem basın hem de insan hakları ihlallerinin yaşandığı bir ülke. Ülkenin sadece
yüzde üçü gerçekten AB bölgesinde bulunuyor.
Ülkenin sınırlarını sürekli büyüyen Türk
nüfusuna açmak bir risk. Türkiye öyle bir ülke ki 1985’te 50 milyonken 2015’te
77 milyonu aşmış bir nüfusa sahip. Türkiye’nin 2018’de gittikçe gerileyen Almanya’nın
nüfusunu geçmesi ve 2050’de 95 milyona ulaşması bekleniyor.
Ülke, AB’ye katılması halinde üye
devletlerin içinde en yüksek nüfusa ve Avrupa Parlamentosu’nda en geniş gruba
sahip olarak ve özellikle çoğunluk oy sistemi uyarınca en yüksek oy gücüne
sahip bir ülke olacak.
AB karşıtları ayrıca Türkiye’nin
üyeliğinin İngiltere’nin AB üzerindeki etkisini de iyice azaltacağını
düşünüyor. Türkiye Bakanlar Konseyi’nde ve Avrupa Parlamentosu’nda
İngiltere’den daha çok oy hakkına sahip olacak.
Olaya ekonomi açısından bakanlar da var.
Türkiye’nin kişi başına düşen geliri Romanya ve Bulgaristan’a benzer fakat
Ada’dakinin üçte birinden daha az. Birleşik Krallığın yaşam standartları ve
ulusal asgari ücret seviyesi Romanya ve Bulgaristan’dan çalışmak için gelen
göçmenleri ülkeye çekmiş. Vize serbestisi ve sonrasında AB’ye katılımla
birlikte 78 milyon Türk nüfusu hayırcıları gerçekten korkutuyor.
Tüm bunlara karşın Başbakan Cameron
geçen Ekim ayında hükümetlerinin Türkiye’nin AB üyeliğini desteklediğini
açıkladı. Aynı Başbakan David Cameron şahsen AB’den çeşitli tavizler alarak
üyeliğin devam edilmesinden yana olduğunu açıklamıştı.
Hayırcılara göre IŞİD destekli
teröristlerden kurtulmanın yolunun sınırların ortadan kalktığı AB bölgesi üyeliğinden
çıkmak referandumda hayır oyu kullanmak. AB’den çıkılarak sınırların kontrolü
tekrar ülkenin eline alınmalı yoksa ülke de terörizme maruz kalacak.
Hem Avrupa hem de ülkenin menfaatlerinin
geleceği üzerinde aklı selim düşününce Türkiye’nin AB üyeliği destekleniyor
fakat kısa süreli oy ve iktidar hesapları açısından bakıldığında Türkiye AB
için pek te istenmiyor.
İngiltere’de yatırımlar yapmış olan dev
şirketler ve çeşitli sanatçı, yazar ve sporcunun AB içinde kalınması
gerektiğini ifade etti. İngiltere’nin AB’den ayrılacağına ihtimal vermiyorum.
Çeşitli tavizler kopartarak yoluna devam edecek gibi görünüyor.
Murat Kandemir, 23 Mayıs 2016
Güzel bir yazı kutlarım.
YanıtlaSilAB içinde kalacak gibi gözüküyor ve anketler de bu yönde ise de sürprize de hazır olmak gerekir. Oy oranları yakın. Cameron bir kaç ay önce bazı ödünleri zaten kopardı ama sığınmacı ve göçmenlikle ilgili konularda kanuoyu çok duyarlı.
Karşıtların Türkiye kartını oynamaları orada da seçmenin zeka ve bilinç düzeyi ile alay edildiğini gösteriyor ki ne yazık ki seçmenin aklı ile alay etmek edenlerin genelde işine yarıyor.
Türkiye'nin AB'ye üyeliği kaf dağının arkasında. Ne Türkiye ne de AB çaba gösteriyor. Kapıda beklememiz işlerine geliyor.
Diğer yandan AB'de kalmak isteyenler AB dışındaki İngiltere'nin yeniden Kuzey İrlanda ile sorunlar yaşayacağına hatta İskoçya'nın UK den ayrılıp bağımsız olarak AB'ye üye olabileceğini söyleyerek oy toplayabilirler.
İskoçya ayrılıkçıları da bu gerçekleşsin diyerek AB'den çıkılması yönünde oy kullanabilirler...