7 Temmuz 2014 Pazartesi

Kanada’daki Yabancı Doktorlar Araştırması

Yapılan yeni bir araştırma Kanada dışında eğitim almış yabancı doktorlar için Kanada’da yeteri kadar asistanlık pozisyonu (residency position) bulunmadığını gözler önüne serdi.

St. Michael’s Hastanesi araştırmacıları, uluslararası tıp bölümü mezunları arasında, az gelişmiş ülkelerdeki sağlık sektörü çalışanlarının gelişmiş ülkelere doğru olan beyin göçünün daha iyi anlaşılması ve gittikleri ülkelerde mesleki becerilerinin az ya da hiç kullanılmaması konulu bir araştırma yürüttü. Yetişkin birçok doktorun göç ettikleri yeni ülkede asistanlık pozisyonu elde etmek için oldukça fazla zaman harcadıkları belirlendi.

Residency eğitimi, tıp eğitimi alınmasından sonra doktor adayının bir eğitim hastanesinde 2 ile 5 yıl arasında tecrübeli doktor gözetiminde çalışması anlamına gelen zorunlu bir süreçtir. Diğer ülkelerde olduğu gibi Kanada’da da doktorluk mesleğinin ayrılmaz bir parçasıdır.

Inner City Health Araştırma Merkezi’nde araştırmacı ve aile doktoru olarak çalışan Dr. Aisha Loftres, Kanada’da yaşayan uluslararası tıp fakültesi mezunlarının (‘IMG’ diye kısaltılıyor) yüzde 55’inin doktor olarak çalıştığını söylüyor. 2011 yılında Kanada’nın en büyük eyaleti olan Ontario’da 1.800 doktor adayı yabancı doktorlar için ayrılan 191 asistanlık pozisyonu için mücadele etti. Kanadalıların Kanada dışında asistanlık eğitimi alabilme yüzdesi yirmi iken Kanada içindeki yabancı doktorların asistanlık elde etme başarısının yüzde 6 olduğu görüldü.

Rakamlar ABD için de aynı. Ülkede yaşayan yabancı doktorların yarısı ilk denemelerinde asistanlık eğitimine başlayabiliyorlar. Ülkede 2013 yılında ABD vatandaşı olmayan yabancı doktorların yüzde 47.6’sı ve ABD vatandaşı olan ama tıp eğitimlerini ABD dışında alan doktorların da yüzde 53.1’i asistanlık eğitimine başlayabildi.  ABD dışında okuyan ABD’li doktorların asistanlık eğitimine başlama şansı yüzde 91 iken bu rakam ABD’li olmayan yabancı doktorlarda yüzde 73’lerde kaldı.

Sağlık Politikaları ve Risk Yönetimi (Journal of Risk Management and Healthcare Policy) adlı yazısında Dr. Lofters’a göre bu rakamlar Kanada ve ABD’deki yabancı IMG’lere özel istatistik bilgileri değil.   

462 kişinin katıldığı araştırmada doktor göçmenlerin ülkelerinden gelişmiş ülkelere göç etme sebepleri hakkında ilginç bulgulara ulaşıldı. Ülkelerindeki sosyoekonomik ve siyasi şartlar, çocukları için daha iyi eğitim imkanı, çocukların geleceği hakkında endişeler, mesleki olarak daha iyi ortam, tesis ve ekipmanlar ve profesyonel gelişim konusunda fırsat yokluğu gibi sebepler yabancı doktorların Kanada’ya göç etme sebepleri olarak yer aldı.  

Dr. Lofters, katılımcılara göçmenlik konusunda başka yorumları olup olmadığı sorulduğunda büyük bir çoğunluğunun Kanada’da asistanlık şansı konusunda yanlış bilgilendirildiklerini söylediklerini belirtti. Dr. Lofters Kanada federal nitelikli iş gören sınıfı altında kabul edilen doktorların mühendis ya da kalifiye inşaat işçisi gibi “kalifiye iş gören” olarak görülerek Kanada’ya göçmen olarak kabul edildiklerini ve tıp alanında rahat iş bulacakları varsayımı ile geldiklerini fakat varsayımlarının çok yanlış olduğunu gördüklerini kaydetti.

Kanada’da doktorluk yapmayı hayal eden yabancı doktorlarının birçoğunun uzun bir süre pizza dağıtmak veya taksi sürmek gibi mesleğiyle alakasız işlerde çalışmak zorunda kaldıkları artık sır değil. Araştırmaya katılan bazı doktorlar Kanada’ya gelmekten pişman olduklarını belirtmiş.

Dr. Lofters’ın yürüttüğü araştırma Ontario’ya göç eden doktorların mesleki becerilerinin yeteri kadar kullanılmadığı ve bunun için kalıcı bir çözümün şimdilik mümkün görünmediğini teyit etti.

Mesleki eğitimleri ve becerilerinin yeteri kadar dikkate alınmamasına karşın neden hala sağlık sektörü çalışanlarının ülkeye göçmenlik yoluyla kabul edildiği sorgulanırken sağlık profesyonellerine sırf bu yüzden göçmenlik şansı verilmemesi de etik görünmüyor.

Kanada’ya göç eden doktor ve diğer sağlık sektörü profesyonellerinin  göçmenlik prosedürlerinin tamamlayıp ülkeye yerleşmesinden sonra tıp alanında kariyer şanslarının az olduğu ve süre zarfında hem maddi hem manevi olarak etkileneceklerini belirtelim.

İmkansız mı? Değil. Zor mu? Evet.


Murat Kandemir, 7 Temmuz 2014

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder