6 Ağustos 2013 Salı

Kanada Vatandaşlığında İstenen Kraliçe'ye Bağlılık Yemini Davalık

Kanada daimi ikamet sahibi göçmenleri vatandaşlık töreninde uygulanan Kraliçe’ye sadakat yemininin ayrımcı olduğu iddiasıyla açılan dava devam ediyor.

Cumhuriyetçi olan küçük bir göçmen grubu vatandaşlık seromonisinin bir parçası olan Kraliçe’ye bağlılık yemini yüzünden Kanada vatandaşı olmayı reddediyor. Konuyu mahkemeye taşıyan göçmen grubu Kraliçe’ye bağlılık yemininin anayasaya aykırı olduğu görüşünde.

Kraliyet ailesinin yeni üyesinin dünyaya geldiği şu günlerde Başbakan Stephen Harper yönetimindeki federal hükümet monarşiye olan bağlarını daha da güçlendirme çabasında. Kanada’nın birçok kurumunun başında hala Kraliyet kelimesi geçiyor. Kanada Kraliyet Hava Güçleri (RCAF) ve Kraliyet Kanada Polisi (RCMP) bunlardan bazıları. Kraliyet kelimesinin kurum isimlerini terk etmesi de pek beklenmiyor.

Federal hükümet Kraliçe’nin devletin kalıtsal başı sayılması fikrine karşı olanların ve Kraliçe’ye bağlılık yemini etmek istemeyenlerin vatandaş olmayı hak etmediklerine inanıyor.  

Kraliçe’ye bağlılık yemini federal ve eyalet parlamento üyelerinden, yüksek mahkeme hakimlerinden, Kanada asker ve RCMP polislerinden ve bazı eyaletlerde barolara üye olacak tüm avukatlardan ve üst düzey memurlardan isteniyor.

Kraliçe’ye sadakat yemini bir ön koşul olarak Kanada vatandaşı olmak isteyen ve diğer şartları yerine getiren daimi ikamet sahibi göçmenlerden de isteniyor.  

Vatandaşlık yemininde, “Ben, ……….. doğru olacağıma ve Majesteleri ve Kanada Kraliçesi 2. Elizabeth’e, Varislerine ve Haleflerine bağlı kalacağıma dair yemin ediyorum” ifadesi geçiyor.  

Vatandaşlık töreninde uygulanan Kraliçe’ye bağlılık yeminine karşı savaşan göçmenlerin avukatlığını yapan Peter Rosenthal federal hükümetin davadaki pozisyonuna şaşırdığını belirtti. Avukat Rosenthal başsavcıyı eleştirdi. Başsavcıya göre Kraliçe’ye bağlılık yemini etmeyenler monarşiye inanmıyor ve seçme ve seçilme hakkından mahrum olmayı hak ediyorlar.

Halbuki Kanada halkının yarısından fazlası zaten monarşiye inanmıyor.

Aslında bu dava çok eski. Yaklaşık 20 yıl önce Trinidad doğumlu Toronto’da yaşayan aktivist ve avukat Charles Roach tarafından başlatılmıştı. Geçen sene 79 yaşında ölen aktivist hiçbir zaman Kanada vatandaşı olamamıştı.

Avukat Rosenthal’ın çok eski bir arkadaşı olan ve Britanya monarşisi adına ülkesinde atalarına yapılan zulümü hiç unutmayan Roach Kraliçe’nin emperyalizmin bir sembolü olduğuna inandığından ötürü vatandaşlık töreninde yemin etmeyi reddetmiş ve sonuç olarak hiç vatandaş olamamıştı.

Davaya katılanlardan biriside 79 yaşında cumhuriyetçi ve İrlanda kökenli olan Michael McAteer. McAteer 1964 yılından beri Kanada’da yaşıyor ve Kraliçe’ye sadakat yemini etmeyi reddettiği için bu zaman kadar vatandaş olamadı.    

Monarşinin çok kültürlü Kanada’ya yakışmadığına inanan McAteer daha önce Toronto Star gazetesinde köşe yazarlığı yapmış bir isim.

Kanunlara uyduğunu, Kanadalılardan daha fazla Kanada’yı gezdiğini ve kış günlerinde kaldırımdaki karı kürediğini ve vergisini ödediğini söyleyen McAteer bunlara rağmen hala Kanada vatandaşı olamamaktan yakınıyor.

Davada yeminin “Kanada Kraliçesi 2.Elizabeth’e, onun Varisleri ve Haleflerine” bağlılık kısmının Kanada Haklar ve Özgürlükler Yasası’nın din ve vicdan özgürlüğünün korunması maddesine karşı olduğu sebebiyle metinden çıkarılmasını isteniyor.

Konuyu mahkemeye taşıyanlar yemin zorunluluğu ile aynı zamanda ifade özgürlüğünün ihlal edildiğini düşünüyor. Kanada’da doğanların yemin etmeden vatandaş olması sebebiyle sonradan Kanadalı olmak isteyenlerden istenen kraliçeye bağlılık yemininin ayrımcı olduğu da iddia ediliyor.

Rastafari inancından olan ve davaya katılanlardan Simone Topey Kraliçe’nin “Babil Kraliçesi” olduğuna inanıyor ve ona yemin etmenin kendi dini inancına ters olduğu sebebiyle yemin etmekten kaçınıyor. Diğer bir davacı olan Dror Bar-Natan ise kraliçenin adaletsizliği temsil ettiğini düşünüyor ve Kraliçeye yemini “tiksindirici” buluyor.

Dava ile ilgili bir açıklama yapan Vatandaşlık ve Göçmenlik Bakanlığı (CIC) yemini değiştirme konusunda bir planlarının olmadığını açıkladı.

Yapılan açıklamada Kanada vatandaşı olmanın bir onur ve ayrıcalık olduğu ve hükümetin Kanada vatandaşlığının değerinin arttırılması için elinden geleni yaptığı belirtildi.

Monarşi hala tartışılıyor. Kraliçe’nin Kanada için sembolizmden öte bir anlam taşıdığı bir gerçek.


Murat Kandemir, (Member of ICCRC), 6 Ağustos 2013   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder