5 Aralık 2013 Perşembe

Kanada’nın Yeni İltica Sistemi

Aralık 2012’de Kanada iltica başvurularının daha etkin ele alınması ve sistemi kötüye kullananların engellenmesi amacıyla iltica sisteminde kökten değişikliklere gitti. Yeni sistem özellikle Belirlenmiş Ülkeler Listesi, DCO (Designated Country of Origin) oluşturulması ve iltica başvurularının daha kısa sürede sonuçlandırılacağı iddiası ile hafızalara kazındı.

DCO listesinde bulunan ülkeler genelde siyasi sığınmacıların pek gelmediği ülkeler olarak sayılıyor. Bu ülkeler insan haklarına saygılı ve gerektiğinde vatandaşlarına devlet koruması sağladığına inanılan ülkeler. Şu an DCO’da 37 ülke var. En son Çek Cumhuriyeti eklendi ve AB üye ülkelerinin çoğu DCO’da yer alıyor.

DCO ülkelerinden gelen ve Kanada’da siyasi sığınmacı başvurusu yapan kişilerin iltica başvuruları daha hızlı inceleniyor. Uygun olan ve Kanada Göçmenlik ve İltica Kurulu, IRB’ye (Immigration and Refugee Board) gönderilen siyasi sığınmacıların duruşmaları 30-45 gün içinde görülüyor ve kısa sürede karara bağlanıyor.

Yeni düzenlemelerin uygulamaya konmasından sonra tüm dünya ve özellikle DCO ülkelerinden siyasi sığınma başvurularında hissedilir bir azalma oldu.

15 Aralık 2012 ile 22 Ekim 2013 arasında toplamda 8.300 sığınma talebi yeni sisteme göre değerlendirildi ve bunun 600’den fazlası DCO ülkelerinden gelenler oluşturdu. Bu sayı tüm siyasi sığınma başvurularının yüzde 8’i.

Tüm DCO ülke siyasi sığınma başvuruları IRB tarafından incelendi ve duruşmaları yeni sisteme göre ele alındı ve sonuçta yüzde 93’ü reddedildi, geri çekildi ya da başvuru sahibi tarafından terk edildi.

DCO politikası dünyada demokratik olarak bilinen güvenli ülkelerden gelenler tarafından mülteci sisteminin kötüye kullanılmasını engellemek için geliştirildi. DCO listesindeki ülkelerden gelenlerin mülteci başvuruları daha hızlı sonuçlandırıldı ve davalarını kaybedenlerin sınır dışı edilme işlemleri yapıldı. Yeni politikanın bir diğer amacı da diğer ülkelerden gelen gerçek siyasi sığınmacıların davalarıyla daha yakından ilgilenebilmek.

Davaları güçlü olan DCO ülke vatandaşlarının siyasi sığınma talepleri IRB bünyesinde görülen davalarda inceleniyor ve dava sahibi ret kararı alması durumunda kararı Federal Mahkeme’de temyiz edebiliyor. Ret alan DCO ülkesi vatandaşları IRB bünyesindeki Mülteci Temyiz Şubesi’ne (RAD) başvuramıyorlar. Bir diğer yenilikte Federal Mahkeme’ye başvuran sığınmacı mahkeme sonuçlanana kadar otomatik olarak Kanada’da kalmayı garantileyemiyor. Federal Mahkeme’de davası incelenen sığınmacı adayı Kanada’da kalmak için ayrıca bir başvuru yapmamışsa her an Kanada’dan gönderilebiliyor.

Bu listede bulunan ülke vatandaşları IRB tarafından olumlu bir karar almadıkça ya da 180 gün geçip de hala davalarında bir karara varılmadıkça çalışma izni başvurusu da yapamıyorlar.

Önceleri siyasi sığınma başvurularını kaybedenler Sınırdışı Öncesi Risk Ölçümü (PRRA) başvurusu yapabiliyordu. PRRA başvurusu ile siyasi sığınmacı asıl iltica başvurusu yaptıktan belli bir süre sonra gözle görülür değişiklikler olduğunu iddia ederek durumlarının bir kez daha gözden geçirilmelerini isterdi. Yeni sistemde DCO ülke vatandaşları IRB’den negatif bir karar çıktıktan sonra 3 yıl süreyle PRRA başvurusu yapamıyorlar.

Görüldüğü gibi DCO ülkesi vatandaşının siyasi sığınma talebi çok hızlı inceleniyor ve davasını kaybedenlerin önünde başka temyiz seçeneği bulunmuyor.  

Peki bir ülkenin DCO listesine konulması nasıl oluyor? O ülkeden gelen iltica başvurularının ret oranı, başvuru sahibi tarafından terk edilme ve geri çekilme oranları o ülkenin DCO listesine alınmasına dayanak oluşturuyor. Bir ülke vatandaşlarının iltica davaları ret, başvuru dosyalarının geri çekilmesi veya başvuruların terk edilmesi oranı yüzde 75 ve üstü ise o ülkenin DCO listesine alınması kararı verilebiliyor.  

Bunun dışında ülkenin yasal sistemi inceleniyor ve temel insan haklarının gözetilme durumu sorgulanıyor. Ayrıca vatandaşları için gerekli devlet koruması sağlaması ve vatandaşlarının temel hak ve özgürlüklerini gözetmesi o ülkenin ‘demokratik’ ülke olarak görülmesi ve DCO listesine alınmasına sebep oluyor. Tabi ülkedeki sivil toplum örgütlerinin varlığının da bu karara ulaşmada önem arz ettiğini söylemeden geçmeyelim.

Kanada mültecilerin beklenmediği ülkelerden siyasi sığınma başvuruları istemiyor. Her ne kadar bu ülkelerden gelenler hala siyasi sığınma başvurusu yapabilse de hem süre bakımından hem de ret durumunda başka yasal alternatifler bakımından oldukça kısıtlı başvuru süreci geçiriyorlar.


Murat Kandemir, 5 Aralık 2013

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder